DEMOKRASİDEN DEM VURMAK
Mustafa MIZRAK

DEMOKRASİDEN DEM VURMAK

Bu içerik 1243 kez okundu.

Sanayi devrimini gerçekleştirmiş ülkelerde şu anda kendi emekçilerini az çok memnun edecek olanaklar olduğu için, işçilerin sendikalı olması, kendileri için risk unsuru oluşturmuyor.Aynı şey işçilerin siyasi mücadeleleri için de geçerlidir. Emperyalist burjuvazi biliyor ki kendi emekçi kesimleri şu anki yaşamından dolayı kendini, o iktidarı ele geçirme mücadelesinin acılarıyla karşı karşıya getirmeyi göze almayacaktır. Şu anki yaşamını terazinin bir kefesine, mücadelenin risklerini de öbür kefesine koyunca, var olan yaşam biçimini tercih edecektir. Onun için emekçilerin ne sendikal, ne de siyasi mücadeleleri emperyalist tekelleri ürkütmüyor.Emperyalizme bağımlı ülke aydınları bizde de o demokrasi uygulansın diyorlarsa işte bu bakımdan gerçekliği karartıyorlar. Aydın olmanın da gereğini yapmıyorlar. Çünkü tekelleşmiş ülkelerin sendikal yeterliliği ile tekelleşmemiş ve o tekelci sisteme bağımlı ülkelerin sendikal olanakları aynı değildir.


Demokrasiden dem vurulacaksa emeği sömürülenlerin, kendi Ulusal kültürünü yaşama olanağı bulamayanların, sömürüsüz, savaşsız bir yaşamdan yana, düşüncelerini paylaşmakta zorluk çekenlerin önlerini açacak olan bir demokrasiden söz edilmelidir.

Sermaye sahipleri, uluslararası tekellerle işbirliği yapanlar için yüz yıldır onların demokrasi dedikleri şey zaten vardır.

Şayet demokrasi insanların özgürce yaşayacakları bir yaşam biçimiyle ilgiliyse, öncelikli olarak beslenme, yeteneklerini kullanma, iş olanağından yoksun kalmama, sağlıklı yaşama gibi alanlarda haklarını kullanmayanların bu haklarını özgürce kullanacakları bir demokrasiyi içermelidir.

Ülkemiz burjuvazisi için bu haklar söz konusu değildir. Çünkü onların böyle bir sorunları yoktur. Yani ülkemiz kalkınmış, tam bağımsız bir ülkeymiş ve ülkede demokrasi varmış gibi yaşamaktadırlar.


Demokrasi aşa, işe, özgürlüğe ihtiyacı olanların bu ihtiyaçlarını karşılayacakları bir yaşam biçimi için değilse anlamı yoktur. Aşa, işe, özgürlüğe gerçek anlamda ihtiyacı olmayanlar için var olan yaşam biçimi, onlar açısından zaten demokrasidir.

Demokrasi hem işsizi ve asgari ücretliyi, dar gelirliyi hem de işveren ve bu konumdakileri memnun edecek bir sorun çözücü değildir. Kapitalistler günümüz koşullarındaki yaşama olanağına sahipken, emekçiye düşen, açlık ve sefalettir. Bu durumda gerekli olan demokrasiye kavuşmak bu sefalet ordusunun mücadelesini gerektirir, demokrasi onlar için ihtiyaç halindedir. Şeflerin ve aydın geçinenlerin işçiyle işveren arasında ali Cengiz oyunları demokrasi anlayışı kapalı yoldur.


Özgürce yaşamın önünü açacak olan demokrasi mücadelesinden yana olmak, daha ileri bir yaşam biçiminin de önünü açacaktır. Birinci derecede sorun ekmek ve iş sorunudur. Bunun için daha ileri bir üretim ve daha kardeşçe bir yaşam biçimi gerekmektedir. Demokrasi de bunun önünü açacak bir anlam içermelidir. Demokrasi bilimle çelişmez, ileri bir yaşam biçimi ise sosyal bilimlerin kapsamı içindedir.Önünü göremeyen ve kendi çıkarlarını toplum çıkarlarından üstün tutanlar aydın olamazlar. O zaman hukukun bağımsızlığına, müdahalelere ve benzeri açmazlardan dolayı yakınmaya hakları yoktur.

Kapitalizme bağımlı hale gelmiş olanların emekçilere, yoksullara, işçilere isteseler de verecekleri pek bir şey yoktur. Var olan yaşam biçiminin karakteri budur.

Aydın geçinenlerin ülkeye batı türü demokrasi yerleşirse ülke kalkınır ve toplum refaha kavuşur söylemi, bir aldatmacadan ibarettir. Çünkü batı türü demokrasi, faşizmi ve baskıyı gizli olarak bütün gücüyle bağrında barındırmaktadır.


Uluslararası tekellere bağımlı hale gelmiş ülkelerin işverenleri, içinde bulunulan olanaklar gereği emek cephesinin isteklerini karşılama olanağına sahip değildirler. İki tarafın uzlaşma noktası işçiler açısından, acından ölmeyecek kadarıyla sınırlıdır, ötesinin olanağı yoktur.

Geri dönelim. Batı demokrasisi ve emperyalizme bağımlı ülke demokrasileri açısından düşünüldüğünde birinin emekçilerine sus payı vermesi mümkünken, öbürünün bu olanağı yoktur. Öyleyse batı türü bir demokrasiyi uygulama olanağı onun dışındakiler için olanaklı değildir .Demokrasi bir gereklilikse, onu kimse kimseye vermez. O mücadeleyle elde edilir. Demokrasi” kavramının kullanımı konusunda çoğu zaman kavram kargaşası yaşanmaktadır.. Oysa yönetimlere halkın katılımı demokrasinin temelini teşkil eder.

SEVGİYLE KALIN ÇÜNKÜ SEVGİNİZ YOKSA İÇİ BOŞ ÇINLAYAN BİR BAKIR KAPTAN FARKINIZ OLMAYACAKTIR.


kadıköy escort
escort
masaj
ataşehir escort
ümraniye eskort
kartal escort
istanbul spa
istanbul masaj
kadıköy escort
masaj
ataşehir escort
masöz
maltepe escort
ataşehir escort
anadolu yakası escort
kadıköy escort
anadolu yakası escort
ümraniye escort
şerifali escort
üsküdar escort
erenköy escort
ataşehir escort
ümraniye escort
şerifali escort
samandıra escort
pendik escort
kurtköy escort
kartal escort
gebze escort
tuzla escort
bostancı escort
göztepe escort
beykoz escort
suadiye escort
escort bayan
seks hikaye
ankara escort
izmir escort
maltepe escort
escort bayan
anadolu yakası escort
kadıköy escort
maltepe escort
kadıköy escort
pendik escort
ataşehir escort
kadıköy escort
göztepe escort
maltepe escort
bostancı escort
ankara escort
kocaeli escort

DİĞER YAZILAR
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR X
Ekvador'da elektrik kesintisi nedeniyle olağanüstü hal ilan edildi
Ekvador'da elektrik kesintisi nedeniyle olağanüstü hal ilan edildi
Guterres: İklim felaketleri aynı zamanda ekonomik felaketlerdir
Guterres: İklim felaketleri aynı zamanda ekonomik felaketlerdir