Enerji yaptırımları… Rusya, enerji yaptırımlarına karşı bir koz olarak, aynı zamanda da döviz varlıklarının dondurulmasına bir yanıt maksadında AB’den gaz ödemelerini ruble bazında istiyor. Bunun gerçekleşmemesi durumunda ise gaz akışının durdurulmasına ilişkin olarak tehdidi, Avrupa ülkelerinin B planına doğru hareket etmesine neden oluyor, ki ilk adımlar Polonya ve Bulgaristan nezdinde atıldı. Polonya ve Bulgaristan alternatif kaynaklara yönelmek durumundadır. Kesintilerin diğer Avrupa ülkelerine doğru uzayabileceği ihtimali ise söz konusudur.
Enerji anlaşmalarının uzun süreli kontratlar nezdinde yapıldığı ve ödeme şekli de burada belirtildiği için Rusya’nın ruble bazında ödeme istemesinin anlaşmalara ne kadar uygun olduğu konusu tartışmalı elbette. Benzer anlaşmanın içinde AB’nin Rusya’ya gelir kaynaklarını paralize edecek yaptırımlar uygulaması durumunun yazmadığını düşünecek olursak, ekonomik yaptırım gücü iki taraflı olarak uygulamaya konmakta. Söz konusu gerginlik, ilerleyen dönemde Rusya’dan Avrupa’ya enerji akışlarının durumunu halen belirsiz kılmaktadır. Bu elbette petrol ve doğalgaz fiyatları açısından yukarı baskıyı devam ettirecek bir olgudur.
Rus varlıklarının durumu… Finansal yaptırımlarda ise dikkat çeken bir detay, el konulan Rus varlıklarının alokasyonu noktasında. ABD, son dönemde bu fonların Ukrayna’ya yardım için kullanılması yönünde çalışmalar yapıyor. ABD Başsavcısı Merrick Garland yaptığı açıklamada, milletvekillerinin Rus oligarklarından ele geçirilen varlıklardan elde edilen gelirlerin "doğrudan" savaşın parçaladığı Ukrayna'ya gitmesine izin verme çabalarını destekleyeceğini söyledi. Dondurulan varlıkların bir kısmının bir nevi savaş tazminatı gibi doğrudan Ukrayna’ya yönlendirilmesi düşünülüyor. Bu, saldırgan Rusya’dan alınıp saldırıya uğrayan ve yıkılan Ukrayna’ya verilmesi üzerinden bir Robin Hood modelini getiriyor. Beyaz Saray planı hiçbir zaman resmi olarak onaylamadı, ancak kongre yardımcılarının Hazine Bakanlığı ile istişare içinde ince ayarlar üzerinde çalıştığı bildiriliyor.
Çin hala 1,5 trilyon dolardan fazla ABD tahviline sahip… Kaynak: Federal Reserve
Çin varlıkları… Bu durumdan Çin de kendi nezdinde endişe duyuyor. Şöyle ki; ileride olası bir Tayvan saldırısı planladığı yoğunlukla düşünülen Çin’in de benzer bir ekonomik paralizasyon yaşaması, Rus yaptırımlarındaki model doğrultusunda ihtimal dahilindedir. Çinli düzenleyiciler, ülkenin denizaşırı varlıklarını Rusya'nın Ukrayna'yı işgali nedeniyle uygulananlara benzer ABD öncülüğündeki yaptırımlardan nasıl koruyabileceklerini görüşmek üzere yerli ve yabancı bankalarla acil bir toplantı yaptı. Görünen o ki; Çin eğer ki Tayvan’a saldırırsa benzer yaptırımlar Pekin’e de uygulanacak ve Çin şimdiden böyle bir etkileşimden kaçınmanın yollarını arıyor.
Çin, güncel krizde elbette Rusya ile stratejik bir partnerlik yürütüyor, bu elbette uluslararası çıkarlar nezdinde Çin’in de gelecekte planladığı aksiyonlara zemin hazırlama maksadı taşıyor. Ancak Rusya’nın karşılaştığı durum nedeniyle Çinli bankalar ve şirketler, Rus kuruluşlarıyla ABD yaptırımlarını tetikleyebilecek herhangi bir iş yapma konusunda temkinli olmaya devam ediyor.
Sonuç? Fikir ulvi bir amaca hizmet ediyor gibi görünebilir, ancak aynı zamanda serbest mülkiyet hakkı konusunda Batı’nın da savunduğu liberal demokratik özgürlükçü düşüncelerle çelişerek kötü örnek teşkil edecek bir modele işaret ediyor. Ekonomik ve mali savaşın kontrolden çıkmış olduğu bir gerçek. Bugüne kadar 1000’den fazla Rus birey ve şirkete yaptırım uygulanmış durumda. Rus devlet varlıkları, bireysel mülkler ve karmaşık ortaklık yapısına sahip mülkler söz konusu olduğu için, ayrım yapmak da mümkün değil. Batı’nın perspektifi Rus hükümetini ve Putin’i hem içeride hem de dışarıda zayıflatmak.
Çin de finansal varlıklarını koruma altına almak amacıyla planlamalar yaptığına göre, olası bir bölgesel kriz veya askeri çatışma durumunda benzer olasılıklar söz konusu olacaktır. Bu da, uluslararası varlık alokasyonu demek ve finansal sistemin yaratıcısı ülkeler aynı Bretton Woods zamanında nasıl bitirildiyse, serbest piyasa kapitalizmini de siyasi ve stratejik çıkarlar doğrultusunda delme konusunda hareket etmek isteyebilirler. Rusya yaptırımları şu anda bunun en net referans vericisi gibi görünüyor.
Kaynak Tera Yatırım
Hibya Haber Ajansı