KİMLİK DEĞİŞİMİNE UĞRAYAN BİR GENÇLİK GELİYOR

Kamile ÖZDEMİR

28-01-2024 15:17

Dünyanın yaşam şehvetine düşmüş insanlar, bir yakınını kaybettikleri zaman sizce nasıl bir acı içinde oluyorlar? Gelin bunu iki cümle ile anlatalım. "Adam öldü kurtulduk. Oh be mirası bize kaldı." Evet, ne yazık ki geldiğimiz konum bu. İnsanlar neden değersizleşti sizce? 

Allah-ü Teâlâ, indirdiği ayetlerinin birinde şöyle der:
"Andolsun ki, Biz
insanoğullarını şerefli kıldık. Karada ve denizde taşıtlara yükledik. Temiz
şeylerle onları rızıklandırdık. Yarattıklarımızın pek çoğundan üstün kıldık." ( İsra- 70)

Yeryüzünde insanın ne kadar değerli olduğunu kullarına anlatsa da Allah-ü Teâlâ, zamanın bu kadar kötü olacağını bildiği için hep insanlara uyarılarda bulunmuştur.

Ailenin temel yapıları üzerinden konuya bakarsak eğer, baba ve anne çocuklarına karşı bir sevgi, saygı vermemiş ise çocuklarda onlara karşı bir sevgi veya saygı beslemiyor olabilir mi? Hani bir söz vardır, ' ne ekersen onu biçersin' diye.  Bazı anne- babalar geleceği düşünmeden çocuklarına zalimce davranabiliyorlar. Daha sonra çocuklar büyüdüğünde bir intikam mücadelesine giriyorlar ailesine karşı. İşte önemli olan ebeveynlerin yetiştirdiği veya yetiştirmekte olduğu çocuklarına karşı olumlu davranışlarda bulunmaları ve onların çok istediği sevgilerinden ilgilerinden mahrum etmemeleri. İşte bunlar olmayınca karşılıklı sevgi, saygı da maalesef tükeniyor ve yok oluyor. Bu nedenle insanlar manevi değerlerini de kaybetmektedirler. Ve başka yollarda huzur bulmaya çalışırlar. Kısa yolda nasıl daha çok para kazanılabilir? Ağır işlerde çalışmamak, daha çok rahatına düşkün olmaları söylenebilir. Evet, bunları rahatlıkça söyleyebiliriz.

Madalyonun diğer yüzüne baktığımızda çocuklarını el üstünde tutup bir dediğini  iki yapmayan aileler de var. Ve herşeyi parayla hal edeceğini düşünüp maalesef maneviyattan uzak çocuklar yetiştiriyorlar. Ve bu çocuklar büyüdüğünde anne -babalarını ne yazık ki beğenmeme duruma bile gelibiliyorlar düşünebiliyor musunuz? Ve Anne- babasından kurtulmak için onları huzurevine gönderiyorlar. Çünkü huzuru maneviyattan almayan ve Allah korkusu taşımayan evlatlar da maalesef bir aile bağıda kalmıyor diyebiliriz. Onlara bakmaya gelince üşenen fakat mala, mirasa gelince koşa koşa gelip konan yetişen evlatlar görüyoruz. Neden bu devrin gençleri atalarından uzak bir yaşam tercih ediyorlar? Evet, günümüzde çok önemli bir sorun haline gelmiş bir konudur bu.

Bir annenin veya babanın evladını kaybetmesi yada bir evladın annesini veya babasını kaybetmesinden daha ne acı olabilir ki ? İşte bu acılar maalesef iki günde unutulup gidiyor. İnsan neden bu kadar kolay değersizleşti?Sorusunu  bir kez daha sordum kendime. Eskiden yaraların iyileşmesi uzun sürerdi. Şimdilerde ise acılar çok çabuk iyileşiyor. Çok çabuk iyileşen ve unutulan acıların nedeni; insanların acılara karşı dirençli olması mı yoksa insanların bir kimlik değişimine (dissosiyatif) uğraması mıdır?Bu iki yoldan birisi olan insanların bir kimlik değişimine uğramasıdır diyebiliriz.
İyi kişilik veya kimlikten diğer kötü bir kimliğe kaymalar kısa sürede oluyor.

Birde insanların birbiriyle yabancılaşma yada kendine yabancılaşma burguları günümüzde yaşanmaktadır. 
İnsanın kendine yabancılaşma (Depersonalizasyon): Kişinin düşünceleri, duyguları, duyumları, vücudu ya da eylemleriyle ilgili olarak gerçek dışılık, kendinden kopma yâda dışarıdan bir gözlemciymiş gibi olduğu yaşantıları söyleyebiliriz.
Ne yazık ki gençlerde bir kimlik değişimi var olmuş. "Bana kimse karışmasın. Benim ne yaptığım kimseyi ilgilendirmez." gibi sözlerle ne yazık ki aile bağlarının iplerini koparmış durumdalar.

Gençler nasıl bu duruma geldi? Ailelerin burada hiç mi suçu yok? Tabii ki burada en büyük suç ailelerin. İkincisi ise yaşadığı toplum ve arkadaşlık yaptığı çevresi çok etkili oluyor çocuklar üzerinde. Şimdiki gençler herşeyi çok hızlı yaşıyor ve yaşamak istiyorlar. Bu da bir nevi onları stres, depresyon ve bir sosyal yaşam çürümüşlüğüne götürmektedir. Çocuklarımızın eğitiminde önce biz aileler sorumluyuz. Çocuklarımızı yetiştirirken önce kaliteli bir birey olarak yetiştirelim. Zamanın nasıl kıymetli olduğunu ve zamanı boş işlerle değil daha çok maneviyat dolu bir yol öğretisi ve huzuru aile bağında saklı olduğunu öğretmeliyiz. Zenginde olsak çocuğumuza tutumlu olmayı öğretmeliyiz. Birde çocuklarımıza örnek bir kişi olmalıyız. Çünkü çocuklar genellikle anne ve babalarını örnek alırlar. Düşünün bir baba tefecilik ediyor, oğlu da babasına bakarak bu işe girişiyor. Daha sonra oğlunun yaptığı tefecilik üst seviyelere yükseliyor maalesef oğlu yaptığı işin kurbanı oluyor ve büyük tefecilerin eline düşüyor. Şimdi bu evladın durumu ne olacak? Ya intihar edecek yada cinnet geçirip ailenin fertlerini yok edecek? Çocuklarımızı yetiştirirken topluma örnek olabilecek davranışları aşılamalıyız ki karşımıza hayırlı evlatlar çıksın. Vatana, millete hayırlı evlatlar yetiştirmek dileğiyle.

         Allah'a emanet olun.

DİĞER YAZILARI İSMAİL HANİYE' Yİ ŞEHİT ETTİLER 01-01-1970 03:00 ÖTENAZİ ÇÖZÜM DEĞİL 01-01-1970 03:00 DEVE KARINCANIN SIRTINDA 01-01-1970 03:00 ŞANLIURFA'DA SEÇİM ANALİZİ 01-01-1970 03:00 YARIN YAŞAYACAĞIMIZIN GARANTİSİ YOK 01-01-1970 03:00 HOŞ BİR SEDA BIRAKMAK 01-01-1970 03:00 GELECEĞİMİZİ İNŞA EDELİM 01-01-1970 03:00 Türkiye Yazarlar Birliği Şanlıurfa Şubesi Filistin'e Yapılan Zulmü Değerlendirdi 01-01-1970 03:00 GÂZAP SARDI ORTADOĞU' YU 01-01-1970 03:00 TİK TOK DEYİP GEÇMEYİN 01-01-1970 03:00 ŞANLIURFA EMPATİNİN FARKINDA 01-01-1970 03:00 SİYASET KİŞİLİK İÇİN DEĞİL TOPLUM İÇİN YAPILIR (Ayhan Bilgen) 01-01-1970 03:00 SSPE HASTASININ VERDİĞİ HAYAT MÜCADELESİ 01-01-1970 03:00 MUHARREM AYINDA YAPILAN AŞURE NEREDEN ÇIKMIŞTIR 01-01-1970 03:00 YOK OLAN DEĞERLER/İNSANLIK 01-01-1970 03:00 CHP & İYİ PARTİ’DE KAZANLAR KAYNIYOR 01-01-1970 03:00 ŞANLIURFA YİNE İSTİKRAR DEDİ 01-01-1970 03:00