Demokrasi Zamanı Partisi (DEZA-PAR) Eş Genel Başkanı Hüseyin Özdağ, Türkiye’nin karşı karşıya olduğu toplumsal, ekonomik ve siyasi sorunlara dair sert eleştirilerde bulundu. Yayımladığı kapsamlı mesajda Özdağ, mevcut iktidarın ülkeyi derin bir çürüme ve çözülmenin eşiğine getirdiğini belirtti. Türkiye’de her geçen gün toplumsal değerlerin daha fazla yıprandığını ve halkın yaşanan yozlaşmalara karşı duyarsız hale getirildiğini ifade etti.
"TOPLUMSAL REAKSİYON YİTİRİLDİ"
Özdağ, yaptığı açıklamada, “Toplum olarak her gün yeni bir çürümenin eşiğine gelmekteyiz. Patlak veren her yeni olay ne kadar korkunç ve gayri ahlaki olursa olsun, toplumsal tepki verme yetimizi kaybettik. Sosyal, ekonomik, kültürel ve siyasi alanlarda böylesi bir yıkıma maruz bırakıldık,” dedi.
Özdağ, iktidarın, toplumun ahlaki ve insani değerlerini yozlaştırdığını, bu sürecin ise vatandaşları umutsuzluğa ve çaresizliğe sürüklediğini belirtti: “Toplumun her kesiminde çürüme ve çözülme yaşanırken, toplumsal bağlar zayıfladı ve değerlerimiz dibe vurdu.”
"EKONOMİK BUHRAN VE SOSYAL PATLAMANIN EŞİĞİNDEYİZ"
Özdağ, Türkiye’nin ağır bir ekonomik kriz içinde olduğuna vurgu yaptı ve toplumsal patlamaların eşiğinde olunduğuna dikkat çekti:
“İşsizlik ve yoksulluk her geçen gün daha da artmakta. Yoksulluk, siyasi iktidar tarafından oy devşirme aracına dönüştü. Ekonomik yıkım derinleşiyor ve toplumsal tahammül sınırları zorlanıyor. İktidar ise halktan tamamen kopuk bir dünya yaratarak yoksulluğu sistematik bir şekilde suistimal ediyor,” diye ekledi.
"MAFYA DÜZENİ VE KARANLIK ÇETELER"
Eş Genel Başkan Özdağ, ülkede mafyatik yapılar ve karanlık çetelerin her türlüsünün hâkim olduğu bir düzen kurulduğunu belirtti:
“Ülkemiz, çeşitli mafyatik ve karanlık çetelerin dilediğince hüküm sürdüğü bir cehenneme dönüştü. Bu çetelerin varlığı, toplumun her kesiminde bir çürüme ve yozlaşma yarattı. İktidarın bu durumu görmezden gelmesi ve hatta bunlardan nemalanması kabul edilemez,” dedi.
Özdağ, “Bebek Katili” olarak bilinen Yenidoğan Çetesi’ne de değinerek, bu suç şebekesinin topluma yaydığı dehşetin ve ülke genelindeki sağlık kuruluşlarının bu skandala karışmasının dehşet verici olduğunu ifade etti:
“Bu çetenin, en az 10 sağlık kuruluşunun suça iştirak ettiğine dair bilgiler var. Peki, kamuoyuna yansımayanlar ne kadar? Kaç hastane, kaç sağlık kuruluşu bu vahşetin bir parçası?” diye sordu.
"BU KRİZDEN ÇIKIŞIN TEK YOLU: DEMOKRATİK SİYASET VE TOPLUMCU EKONOMİ"
Eş Genel Başkan Hüseyin Özdağ, yaşanan ekonomik, sosyal, kültürel ve toplumsal krizin mafyatik yapıları ve çeteleri beslediğini belirtti ve çözüm önerilerini dile getirdi:
“Demokratik bir siyaset, toplumcu bir ekonomi, sosyal adalet ve hukukun üstünlüğü yeniden tesis edilmelidir. Toplumumuz ancak bu yolla çürümenin girdabından kurtulabilir.”
"ÇÖZÜM: HALKIN KENDİ İRADESİNİ TESİS ETMESİ"
Son olarak Özdağ, çözümün halkın kendi iradesini tesis etmesiyle mümkün olacağını ifade etti:
“Halkımızın kendi iradesini kendi eliyle yeniden inşa etmesi gerekmektedir. Bunun tek yolu, Demokrasi Zamanı Partisi’dir! Ya hep birlikte başaracağız ya da bu çürümenin girdabında kaybolacağız,” diyerek mesajını tamamladı.
Özdağ, DEZA-PAR’ın Türkiye için umut olduğunu belirterek, halkı Demokratik, adil ve eşitlikçi bir düzen inşa etmeye davet etti.
