6 Şubat 2023'te meydana gelen Kahramanmaraş merkezli depremler, 11 ilde büyük yıkıma yol açmış, 53 bin 537 vatandaşımızın hayatını kaybetmesine ve binlerce kişinin yaralanmasına neden olmuştu. Türkiye’nin en büyük felaketlerinden biri olarak tarihe geçen bu depremin üzerinden iki yıl geçmesine rağmen, bölgedeki yaralar tam anlamıyla sarılabilmiş değil.
Depremin Yıkıcı Etkileri
Deprem, Maraş, Malatya, Adıyaman, Hatay, Gaziantep, Osmaniye, Şanlıurfa, Diyarbakır, Adana ve Kilis başta olmak üzere geniş bir coğrafyada hissedildi. Sonrasında Elazığ, Bingöl, Kayseri, Mardin, Tunceli, Niğde, Batman ve Sivas’ın Gürün ilçesi de afet bölgesi ilan edildi. Toplamda 100 bin kilometrekarelik bir alan etkilenirken, yaklaşık 15 milyon kişi depremden doğrudan etkilendi.
Depremde 36 bin 932 bina tamamen yıkıldı, yüz binlerce bina ağır ve orta hasar aldı. En fazla yıkımın yaşandığı iller arasında Hatay, Kahramanmaraş, Adıyaman ve Malatya yer aldı. Depremin maddi zararı 100 milyar doların üzerinde olarak açıklandı.
Konut Sözü ve Son Durum
Depremzedeler için 319 bin konutun bir yıl içinde tamamlanacağı açıklanmış, toplamda 650 bin konut yapılacağı belirtilmişti. Ancak son verilere göre, şu ana kadar teslim edilen konut ve iş yeri sayısı 155 bin 124’te kaldı. AFAD’ın belirlediği hak sahipliği listesinde 441 bin 390 bağımsız birime ihtiyaç duyulduğu bildirildi. Bölgede hâlâ 245 bin 780 konutun yapılması bekleniyor.
Deprem Bölgelerinde Ekonomik ve Sosyal Kaygılar
Depremin vurduğu iller, Türkiye'nin tarım ve sanayi açısından önemli merkezleri arasında yer alıyor. Bölgenin ülke ihracatındaki payı yüzde 9 seviyesindeydi. 36 organize sanayi bölgesi ve 340 bin kişinin istihdam edildiği işletmeler zarar gördü. Tarım ve gıda sektöründeki kayıplar ise üretimi doğrudan etkiledi.
Deprem Politikaları ve Gelecek Önerileri
Deprem bölgesinde hâlâ barınma, eğitim, sağlık ve altyapı sorunları devam ediyor. Uzmanlar, Türkiye’nin deprem kuşağında olduğu gerçeğini unutmadan, afet yönetimi konusunda daha sıkı tedbirler alınması gerektiğini vurguluyor.
Şehirleşme ve imar politikalarının Anayasal güvence altına alınması gerektiğini belirten yetkililer, rant uğruna imar düzenlemelerinin değiştirilmemesi için denetim mekanizmalarının güçlendirilmesini talep ediyor. Ayrıca, belediyelerde imar planlamalarının liyakatli uzmanlar tarafından yapılmasının önemine dikkat çekiliyor.
Yeniden Refah Partisi: “Unutmadık, Unutturmayacağız”
Yeniden Refah Partisi Şanlıurfa Sosyal İşler Başkanlığı, 6 Şubat depremlerinin 2. yıl dönümünde bir açıklama yaparak, yaşanan acının hâlâ taze olduğunu ve bölgenin ayağa kalkması için çalışmaların devam etmesi gerektiğini belirtti. Açıklamada, depremde hayatını kaybeden vatandaşların anıldığı ve gelecekte benzer felaketlerin yaşanmaması için önlem alınmasının şart olduğu vurgulandı.
Parti yetkilileri, anma etkinliklerinde siyaset üstü bir duruş sergileneceğini, depremzedelerle birebir temas kurulacağını ve eksikliklerin yapıcı bir şekilde gündeme getirileceğini ifade etti. Ayrıca, İstanbul’da beklenen olası büyük deprem için de tedbir alınmasının kaçınılmaz olduğu belirtildi.
“Vakit, Birlik ve Dayanışma Vaktidir”
Depremin ikinci yıl dönümünde yapılan açıklamalar, yalnızca geçmişi hatırlamakla kalmayıp, gelecekte benzer felaketlerin yaşanmaması için alınması gereken önlemleri de gündeme getirdi. Yetkililer, şehirleşme ve deprem yönetmeliği konusunda Japonya, ABD ve Avrupa Birliği standartlarının uygulanması gerektiğini belirtiyor.
Ülkemizin bir deprem gerçeği olduğu unutulmamalı ve alınacak önlemler kişisel ya da kurumsal çıkarlar gözetilmeden hayata geçirilmelidir. Bu süreçte, tüm siyasi ve toplumsal kesimlerin birlik içinde hareket etmesi, depremzedelerin yanında olması gerekmektedir.
