Eğitim-Sen, eğitim çağındaki çocukların okul sıralarında olması gerekirken ağır ve denetimsiz koşullarda ucuz iş gücü olarak çalıştırılmasının kabul edilemez olduğunu belirtti. Açıklamada, “Çocuk, MESEM programı kapsamında işverenin insafına bırakılmış ve fiziksel ile cinsel şiddete maruz kalarak yaşamını yitirmiştir” denildi.
Sendika, öğrencilerin 15 yaşından itibaren iş hayatına yönlendirilmesine tepki göstererek bunun “eğitim hakkının gaspı” olduğunu ifade etti. Pedagojik eğitimi olmayan ustabaşı ve patronların insafına bırakılan çocukların, piyasa koşulları içinde sömürüldüğünün altı çizildi. Mesleki eğitimin ancak kamusal alanda, iş sağlığı ve güvenliği kurallarına uygun şekilde ve meslek öğretmenleri tarafından verilmesi gerektiği kaydedildi.
MESEM programının mevcut haliyle sürdürülmesinin başka çocukların da benzer şiddet ve sömürü ortamlarına maruz kalacağına işaret eden Eğitim-Sen, olayın yalnızca bir kişinin işlediği suç olarak görülemeyeceğini belirtti. Sendika, “Bu cinayet, MESEM uygulamasının yarattığı denetimsizliğin sonucudur” açıklamasında bulundu.
İSİG Meclisi verilerine göre, 2025 yılında yaşanan 81 çocuk işçi ölümünün dördünün son bir ay içinde Şanlıurfa’da meydana geldiği bilgisi paylaşılırken, Bozova’daki olayın aynı zamanda çocuğa yönelik cinsel şiddet kapsamında değerlendirilmesi gerektiği ifade edildi.
Eğitim-Sen Urfa Şubesi açıklamasında; Milli Eğitim Bakanlığı’na MESEM programını kaldırma çağrısı yapılırken, Urfa Valiliği ve İl Milli Eğitim Müdürlüğü’ne olayın çok yönlü şekilde soruşturulması ve sorumluların yargı önüne çıkarılması çağrısı yinelendi.
Sendika, mağdur aileye hukuki destek vereceklerini belirterek başsağlığı dileklerinde bulundu.

