Geride bıraktığımız haftada içsel olarak merkezi yönetim bütçe dengesi verisi takip edilirken küresel piyasalarda delta varyantına ilişkin gelişmeler ve Fed’in, 27-28 Temmuz tarihli toplantı tutanakları ön plana çıktı. Hazine ve Maliye Bakanlığı, merkezi yönetim bütçe dengesinin temmuz ayında 45,8 milyar TL açık verdiğini açıkladı. Delta varyantının hızla yayılması ve Fed tutanaklarında varlık alımlarının yılsonundan önce azaltılabileceği beklentisi yaratması risk iştahını azaltırken küresel piyasalara satış getirdi. Petrol fiyatları, küresel çapta vaka sayılarındaki artışın talebi azaltacağına ilişkin endişeyle düşüşe geçerken ABD ham petrol stoklarındaki artışın da etkisiyle Brent tipi petrolün varili 65 dolara kadar geriledi. Dolar endeksi, Fed tutanakları sonrası doların güçlenmesiyle 93,70 seviyesine yükselirken Euro/Dolar paritesi 1,1664 seviyesine geriledi. 8,51’li seviyelerden haftaya başlayan Dolar/TL, hafta içinde 8,38 seviyesine kadar gevşedi. Euro/TL ise 9,86-10,08 aralığında hareket etti. Bu gelişmeler ışığında haftaya pozitif başlamasına rağmen hafta içinde 1.432-1.467 aralığında karışık bir seyir izleyen BİST100 Endeksi, %0,21 kayıpla 1.445 puandan haftayı tamamladı. Yurt dışı yerleşik yatırımcılar 6 -13 Ağustos haftasında reel olarak (fiyat ve kur etkisinden arındırılmış) 77,9 milyon dolar hisse senedi alımı, 45,2 milyon dolar Devlet İç Borçlanma Senedi (DİBS-Kesin Alım) satışı ve 1,5 milyon dolar Özel Sektör Tahvili alımı gerçekleştirdi. Yurt içi yerleşik gerçek ve tüzel kişilerin toplam döviz mevduatı aynı haftada 12 milyon dolar artarak 232.246 milyon dolar olarak gerçekleşti.
Uzun Vadede Ne Bekliyoruz…
8,00x olan BİST100 cari F/K çarpanı 9,1x olan 5 yıllık ortalamasına göre %12,6 iskontolu. Türkiye özelinde 2018 ve 2019 yılında artan piyasa volatilitesinin azalmasıyla Borsa İstanbul son dönemde önemli bir ralli yaparak rekor tazelemesine rağmen koronavirüs ve petrol fiyatlarındaki hareketler nedeniyle uluslararası endekslere paralel şekilde 2017 yılından beri en düşük seviyelerini de gördü. Mevcut çarpandaki primin yanında önümüzdeki dönem için belirsizliklerin artıyor olması BİST için aşağı yönlü riskleri artırabilir.
Temmuz ayında %1,80 artan TÜFE’nin TCMB beklenti anketine göre; Ağustos ayında %0,99, Eylül ayında %1,17, 2021 yılı sonunda %16,30 ve 12 ay sonrasında %12,48 artması beklenmektedir. Yine aynı ankette Dolar/TL’nin 2021 sonunda 8,94, 12 ay sonrasında ise 9,37 olması öngörülmektedir. Cari dengenin 2021 sonunda 23,5 milyar dolar, 2022 yılında ise 21,2 milyar dolar açık vermesi beklenmektedir. GSYH büyümesinin 2021 ve 2022’de sırasıyla %6,0 ve %4,0 olacağı öngörülmektedir. TCMB haftalık repo faizinin cari ay sonunda %19, 3 ay sonrasında %19, 6 ay sonrasında %17,11 ve 12 ay sonrasında ise %14,89 olması beklenmektedir. Hali hazırda %17,47 olan 10 yıllık tahvil faizlerinin 12 ay sonrasında %15,41 seviyesinde dengeleneceği beklenmektedir.
2019’da tamamı ikinci yarıda olmak üzere toplam 1.200 baz puan indirime giderek politika faizini %12,00 seviyesine indiren TCMB, 2020’deki ilk 5 toplantısında 375 baz puan indirimle haftalık repo faizini %8,25’e çekti. 24 Eylül 2020’de son iki yıldaki ilk faiz artırımını gerçekleştirdi ve politika faizini 200 baz puan artışla %10,25’e çekti. 22 Ekim’deki toplantısında ise haftalık repo faizini %10,25 seviyesinde sabit bıraktı. Naci Ağbal göreve geldikten sonra yapılan 19 Kasım toplantısında haftalık repo faizi 475 baz puan artışla %15,00’e yükseltilirken 24 Aralık toplantısında ise haftalık repo faizi 200 baz puan artışla %17 seviyesine yükseltildi. 2021 yılı Ocak ve Şubat ayı toplantılarında faizde değişikliğe gitmeyen TCMB, 18 Mart’taki toplantısında haftalık repo faizini 200 baz puan artırarak %19’a yükseltti. 6 Mayıs, 17 Haziran, 14 Temmuz ve 12 Ağustos PPK toplantılarında ise faiz oranında değişiklik yapmayarak %19’da sabit bıraktı.
Raporun devamı ve detaylı analizler için tıklayınız.
https://www.bmd.com.tr/page/rapor_detay/5011/haftalik-bulten-20.08.2021.htm
Kaynak BMD
Hibya Haber Ajansı