Adnan Aral’ın Ardından…

Müslüm Üzülmez

27-03-2018 21:24

Adnan Aral (d.1927) 13 Mart 1979’da vefat etti. Aramızdan ayrılı 37 yıl oldu.

Adnan Aral, Ergani(Diyarbakır)’nın zengin ailelerinden Bekir Efendi’nin oğludur. 15 Ekim 1961’de yapılan Genel Seçimlerde Yeni Türkiye Partisi’nden Diyarbakır Milletvekilli seçildi ve dört yıllık milletvekilliği sırasında Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde yapmış olduğu ateşli konuşmalarıyla kısa zamanda tanındı. 1965 seçimlerine katılmayıp Ergani’ye gelerek tekrar avukatlığa başladı.

Bana göre hem Osmanlı ve hem de Cumhuriyet döneminde Meclise girebilme şansına sahip olmuşlar içerisinde en iyi, en demokrat ve en aydın Erganili milletvekilidir. Şimdiye kadar Ergani’den parlamentoya girebilmiş milletvekilleri içerisinde, O’nun gibi entelektüel bir birikime sahip milletvekili bir daha seçilmedi: O, yurt ve dünya sorunlarına duyarlı, politik ve toplumsal gelişmeleri yakından takip eden, parlamento içinde konuşmalarıyla, parlamento dışında da yazılarıyla hep çözümler üretmeye ve yol göstermeye çalışan biri oldu. Bunları yapan veya yapmaya çalışan Erganili bir başka milletvekili bir daha maalesef olmadı.

Ben, 1960’lı yıllarda Ergani Belediye Parkı’nda gördüğüm haliyle kendisini hayal meyal hatırlıyorum. Abdullah dedemin ve babamın Adnan Aral’dan övgü ve sevgiyle söz ettiklerini de hatırlıyorum.

Milletvekilliği ve Meclis’teki içerikçe zengin etkili konuşmalarının yanında Milliyet, Cumhuriyet ve Akşam gazetelerinde toplumsal sorunlara çözüm yolunu gösteren yazıları o zamanlar yankı yaratan yazılar olmasının yanında bugün bile önem taşıyan yazılardır. Bunlara 16 Ocak 1963 tarihli Cumhuriyet gazetesinin Yeni Türkiye Partisi Diyarbakır Milletvekili Adnan Aral tarafından Meclise sunulan kanun teklifinde TCK’da yer alan “141-142 nci maddelerin değiştirilmesi istendi” manşet haberini, 10 Mart 1964 tarihli Milliyet gazetesindeki “Ölüm Cezaları kaldırılmalıdır” ve 3 Mayıs 1965 tarihli Akşam gazetesindeki “Kitap Toplatılması” başlıklı yazılarını örnek verebilirim. 2 Şubat 1965 tarihli Milliyet Gazetesi’nde “Düşünenlerin Düşünceleri” köşesinde yazdığı “Demokrasi Denge Rejimidir” başlıklı yazısı ise siyasi tıkanıklığa çözüm yolunu gösteren bir yazıdır. Bugün siyasi tıkanıklık bir başka biçimde sürdüğü için söz konusu yazıdan bir bölümü paylaşmak istiyorum, belki bir faydası olur:

“Eskiden olduğu gibi, geçimsiz iki büyük parti yine karşı karşıya gelmişlerdir. Meselelerin bilincine varamamış, ikiye ayrılmış halk kümeleri ve bunların duygularını gıdıklayarak örgütlenmiş iki büyük partinin devlet idaresini ele geçirmek için yaptıkları hırslı yarışın sonu nereye varacak? Bir yere varılacaktır. Bu hedef kimin hedefi olacaktır. Halkın mı? Böylesine partilerin mi? Halkın özlemini duyduğu rahat içinde, güven içinde, insan onuruna uygun seviyede yaşama ve yaşatma hedefine varılmazsa sonucun ne olacağı devrilen iktidarın âkıbeti ile artık anlaşılmalıdır. Eğer bu iktidar halkın özlemlerine uygun bir hedefe varsaydı ihtilâl olmazdı. Olsa bile halk iktidarına sahip çıkar, ihtilâl meşru olmazdı. İhtilâlin meşru olması, halkın iktidar devrilirken ona sahip çıkmak istememesi gibi bir iradeden doğmaktadır. Bunu böyle bilmek ve değerlendirmek icabeder.

Demokrasinin, hürriyet türküleri çağırmak, seçimden seçime koşmak, devlet idaresinde sıra savmakla erginliğe, oradan da kemale erişileceğini sanmak hatâlı bir düşüncedir. Çağımız bilim çağıdır. Her meselenin çözümü bilimsel kurallara uygun düştüğü oranda olumlu olur.

İşin temelinde yatan meselelerden işe başlamağa mecburuz. Ortadan dalış yapmakla, yandan girmekle bu iş yürümez, yürürse işte böyle demokrasi ve ihtilâl kolkola yürür.

Siyasi olaylar, sosyal olayları, sosyal gelişmeler, ekonomik olayları yaratan emek ve sermayenin karşılıklı münasebetlerine bağlıdır. Temeldeki unsurlar birbiriyle dengeli halde bulunmaz ve uyuşmazsa, en üstteki olaylarda denge bozulur. Bu iki kuvvet iyi geçinmeye mecburdurlar, zira ikisi de birbirine muhtaçtırlar. Birinin diğeri üzerinde baskı kurmak istemesi, ilerde tasfiyeye yol açar. Sarsıntılar toplumu yavaş yavaş kemirir ve nihayet toplumu yıkıma sürükler. Bu bilim kuralına ekonomik gelişmesi, teknik gelişmelere ayak uyduramadığı için, geri kalmış memleketlerin sosyal yapıları eklenirse, istikrarsızlığın asıl olduğu ortaya kendiliğinden çıkar. Şu halde ne yapmak lazımdır? Demokrasi bir tek kuvvetin sağ, sol yanlarını teşkil eden aslında bir parti olup, sun’î olarak iki parti gibi gözüken partilerin iktidarı paylaşma ve ele geçirme kavgaları ile kurtulamayacağına göre; onu erginliğe ulaştıracak tek yol böylesine tek partilere temsil ettikleri ekonomik unsurun şuuruna varmalarını sağlayacak karşı kuvvetli temsil edecek partilere gelişmelerini kolaylaştıracak imkânlar sağlamak ve hukukî engelleri çoğaltmak değil, azaltmak ve tıkanıklıkları kaldırmak görevi düşmektedir. Bu işleri; Anayasa nizâmını koruyacak ve kollayacak ölçüde yaptıkları takdirde kendileri de huzura kavuşur. Anayasa nizâmı da…

Emek ve sermayenin karşılıklı münasebetleri ve dengeye kavuşmaları, demokrasiyi buhrandan kurtarır, bu yüzden de çağımız bilimleri demokrasiyi keyfilik değil, bir denge rejimi olarak tanımlarlar. Millî bakiyeler sistemi bu gerçeğe uygun düşmezse, şimdiye kadar alınmış olan her tedbir gibi bu da geçici olmaya mahkûmdur.

Politikacılar, bir toplum mühendisi sorumluluğu içinde bu kuvvetlerin dengesini bir an evvel sağlayıcı yönde çalışmalıdırlar. Geleceği, geçmişin tedbirleriyle dizginlememelidirler. Vicdan yağmacılığından kaçıp, demokrasinin bir denge rejimi olduğunu artık anlamalıdırlar.”

***

Adnan Aral’ın yâd edilecek ve unutulmaması gereken bir değerimiz olduğunu düşünüyor ve kendisini vefatının 37. yıldönümünde saygı ve sevgiyle anıyorum.

e-posta: muslum.uzulmez@gmail.com

 

 

DİĞER YAZILARI Sömürgecilik ve Shakespeare’in Fırtına’sı 01-01-1970 03:00 Rüya, Rüya Yorumlama, Rüyam 01-01-1970 03:00 Rüyam ve “Mühendislik Felsefesi” 01-01-1970 03:00 Kör Talih, Lâl Tarih ve İki Mesaj 01-01-1970 03:00 Tarih ve Beklenen Öcalan Çağrısı  01-01-1970 03:00 Hegel Niçin Dil Konusunda Leibniz’i Eleştirir? 01-01-1970 03:00 Herkes Kendi Hayatının Yükünü Taşır 01-01-1970 03:00 “Toplam Kalite ve Süreç Yönetimi”ne Dair 01-01-1970 03:00 “Jiyana Nîvkuştiyan” 01-01-1970 03:00 Beşir Doğan Yoldaşımın Anısına… 01-01-1970 03:00 Hoşot (Dicle) Anıları ve Önemli Bir Öneri 01-01-1970 03:00 “Felsefe ve Matematiğin Yoldaşlığı” Yazıma Gelen Yorumlar 01-01-1970 03:00 “Yaşam-Jiyan” Resim Sergisine Dair 01-01-1970 03:00 Güzel İnsan Kamil Sümbül’ün Ardından 01-01-1970 03:00 Hafız, İskân Azizoğlu ve Bir Fotoğraf 01-01-1970 03:00 Bir Çevirmen, Bir Kitap ve... 01-01-1970 03:00 Hafız, Nişo ve Kavalın Büyülü Gücü 01-01-1970 03:00 Eğitim Aykırı İnsanlar Yetiştirmeli 01-01-1970 03:00 Genç Bir Yazarımız: Neçirvan Bozkaplan 01-01-1970 03:00 HOROZLAR NEDEN ÖTÜYOR? 01-01-1970 03:00 Batman’dan Kızıl Bir Yıldız Kaydı 01-01-1970 03:00 Ses Evreninde Efsunlu Bir Rum Kızı: EFTALYA 01-01-1970 03:00 “Endişesiz Bir Ülke, Endişesiz Bir Dünya İçin...”(2) 01-01-1970 03:00 “Endişesiz Bir Ülke, Endişesiz Bir Dünya İçin…”(1) 01-01-1970 03:00 Dengbêj Gulo’nun Ardından Kılamlar Yetim Kaldı! 01-01-1970 03:00 Dengbêj Zifqarê Gulo’nun Ardından... 01-01-1970 03:00 4. Çermik Kitap Fuarı İzlenimlerim 01-01-1970 03:00 Bazı Şeyler Maalesef Unutulmuyor 01-01-1970 03:00 “Yok Sessizlikten Başka Sesimiz” 01-01-1970 03:00 “Yeraltı Edebiyatı”na Dair Aldığım Yazılar -3 01-01-1970 03:00 “Yeraltı Edebiyatı”na Dair Aldığım Yazılar -2 01-01-1970 03:00 “Devlet Aklı İnsan Merkezli Olmalı” 01-01-1970 03:00 “Yeraltı Edebiyatı”na Dair Aldığım Yazılar-1 01-01-1970 03:00 Öfkelilerin Öfkesi: “Yeraltı Edebiyatı” 01-01-1970 03:00 “Olası Bir Dicle Romanına Katkı” ve Hafız’ın Sözsüz Ezgileri 01-01-1970 03:00 Bazı İnsanlar Neden Daha Başarılı Olur? 01-01-1970 03:00 Bilgisayarla tanışmam ve “kâinatın hâkimleri” 01-01-1970 03:00 Belalı Sevdalımız: MAKİNELER 01-01-1970 03:00 “Kara Yara”nın Romanı: Önce Kuşlar Öldü 01-01-1970 03:00 “Hafız Zülfo’nun Kavalı Ergani İstasyonunu İnletiyordu” 01-01-1970 03:00 Geçmişe Bir Yolculuk ve Bir Demet Şiir 01-01-1970 03:00 Recep Maraşlı’nın Kitabı: Pasolini’nin Filmi ve Diyarbakır 5 No’lu 01-01-1970 03:00 Teknolojik İşsizlik ve Gelecek Korkusu 01-01-1970 03:00 Ütopya, Distopya ve “Çalışılmayan Bir Dünya” Müslüm Üzülmez 01-01-1970 03:00 Büyük Güçlerin Yükseliş ve Çöküşleri Üzerine 01-01-1970 03:00 Gül, Gulan, Anam 01-01-1970 03:00 Bir Fotoğraf Bazen Çok Şey Anlatır 01-01-1970 03:00 Fersûde [فرسوده]/ Erganili Mesud [ارغنيلى مسعود] 01-01-1970 03:00 Demokratik Tartışma Kültürü Üzerine 01-01-1970 03:00 Ukrayna-Rusya Savaşından Çıkardığım Bir Sonuç 01-01-1970 03:00 Kötülük ve Pislikler Çoğunlukla Kutsallık Adına Yapılır 01-01-1970 03:00 Tez ve Antitez Değiştiyse, Sentez de Değişmek Zorundadır 01-01-1970 03:00 Strateji, Gelecek, Kavramsal Tohumlar 01-01-1970 03:00 “Büyük Dönüşüm”, Korona, Geleceğimiz 01-01-1970 03:00 Elbet Gün Ağarır Anne(1) 01-01-1970 03:00 Cemal Süreya’nın Kanayan Yarası 01-01-1970 03:00 Mezopotamya ve Coğrafya Kaderdir Kitabı 01-01-1970 03:00 “Bêje çiyayêreş, ceylanı nasıl yem ettin kurda” 01-01-1970 03:00 Düşünmenin Düşünülmesi 01-01-1970 03:00 Kardeşime Gece Gelen Şiir 01-01-1970 03:00 Brzezinski’nin Ölümünün Hatırlattıkları 01-01-1970 03:00 Arzu Hayatın Kayıtsızlık Ölümün Belirtisidir 01-01-1970 03:00 Erganililer Kültür ve Dayanışma Derneği’nin Kongresinden İzlenimler 01-01-1970 03:00 Bedros Dağlıyan ve Dengbêjin Gölgesinde Taş Meselleri 01-01-1970 03:00 ÇERMİK HALKINA SAYGI İLE DUYURULUR, 01-01-1970 03:00 Kapitalizmin Mutasyonu, Yenilgimiz ve Yeniden Düşünmek 01-01-1970 03:00 Çaresizliğin Sessiz Çığlığı 01-01-1970 03:00 Kumar, Dostoyevski ve Babam 01-01-1970 03:00 Sıradan Küçük İnsanlar… 01-01-1970 03:00 TÖS İle İlgili Arşivimde Bulunan Bir Fotoğraf 01-01-1970 03:00 Ergani’deki “Taş Mektep” ve Diyarbekir Eğitim Tarihi 01-01-1970 03:00 Bir İstihbaratçının Kaleminden Mezopotamya’nın İşgali 01-01-1970 03:00 Duygularım, Petersburg ve Dostoyevski’nin Acısı 01-01-1970 03:00 Çermik Dağlarında Gezer Bir Devrimci 01-01-1970 03:00 MUSTAFA SUPHİ Karanlıktan Aydınlığa 01-01-1970 03:00 MUSTAFA SUPHİ Karanlıktan Aydınlığa 01-01-1970 03:00 Mavi Çarşaflar Altında Saklanan Acılar 01-01-1970 03:00 Yanlış Hesap Davos’tan Döndü Gibi 01-01-1970 03:00 Dicle İlk Öğretmen Okulu İle İlgili Aldığım Bir Yazı 01-01-1970 03:00 Dostum Misbah Hicri’nin ardından… 01-01-1970 03:00 Şiir Okuyan Garip Bir Adam 01-01-1970 03:00 Dönemin Marazi Belirtileri 01-01-1970 03:00 Hiçbir Şey Gerçekler Kadar Acı Değildir 01-01-1970 03:00 Bölünme ve “Bölünmenin Acısı” (II) 01-01-1970 03:00 Bölünme ve “Bölünmenin Acısı” (I) 01-01-1970 03:00 Evlerde Yapılan Rakılara Rakı Diyebilir miyiz? 01-01-1970 03:00 Bir Kitap ve Bir Mekân: GÖBEKLİ TEPE 01-01-1970 03:00 Bilimin Seyri, Paradigmalar ve COVID-19 01-01-1970 03:00 'Sosyal Mesafe' mi, 'Fiziksel Mesafe' mi? 01-01-1970 03:00 Kara Bulutlar Tepemizde Dolanıyor 01-01-1970 03:00 Kahveler Tek Başına İçildiği İçin Tadı Yok 01-01-1970 03:00 Şairimiz Vecdi Subaşı’yı Yitirdik 01-01-1970 03:00 Kavalından Çıkan Sesle Bütünleşen Kavalcı:HAFIZ ZÜLFİ YOKUŞ(1) 01-01-1970 03:00 Kavalcı Hafız Zülfi Yokuş’la İlgili Bir Düzeltme 01-01-1970 03:00 Harika Bir İnsan Hakkında Harika Bir Kitap: Karanlıktaki IşıkYILMAZ GÜNEY 01-01-1970 03:00 Çiçek Kar Altında Yeşerir 01-01-1970 03:00 Şampanya İçerek Yaşamdan Ölüme Geçen Ölümsüz:Anton Çehov 01-01-1970 03:00 Bülbülün Kanıdır Güle Rengini Veren 01-01-1970 03:00 Bülbülün Kanıdır Güle Rengini Veren 01-01-1970 03:00 Gömülü Şamdan ve Satranç 01-01-1970 03:00 “Savaş ve Amerikan Ekonomisi” 01-01-1970 03:00 Önce Beyazken Sonra Neden Kırmızı Oldu Gül? 01-01-1970 03:00 İngiltere’nin Kürt Politikası (1918-1932) 01-01-1970 03:00 Bilimkurgu Sadece Bilimkurgu Değildir 01-01-1970 03:00 İyi Kötü, Güzel Çirkin… 01-01-1970 03:00 Akıllı Teknolojik Cihazlarla Birlikteliğimiz? (II) 01-01-1970 03:00 Akıllı Teknolojik Cihazlarla Birlikteliğimiz? (I) 01-01-1970 03:00 Ben Sevgili Dayımı Türkiye Önemli Bir Değerini Yitirdi 01-01-1970 03:00 Bahar, Gül ve Bir Mayıs 01-01-1970 03:00 Her Dönemin Kendine Göre Bir Parmak İzi Olur-2 01-01-1970 03:00 Her Dönemin Kendine Göre Bir Parmak İzi Olur-1 01-01-1970 03:00 Akıllı Makinelere Hapsedilmiş Bir Gelecek 01-01-1970 03:00 Yapay Zekâya Kai-Fu Lee’nın Yaklaşımı-2 01-01-1970 03:00 Yapay ZekâyaKai-FuLee’nın Yaklaşımı-1 01-01-1970 03:00 Mezopotamya ve Coğrafya Kaderdir Kitabı 01-01-1970 03:00 Amerikan Soğanı ve Soğanın Marifetleri 01-01-1970 03:00 İki Dosttan İki Kitap – Müslüm Üzülmez 01-01-1970 03:00 Bazı şeyleri unutmamak için yazmak Lazım 01-01-1970 03:00 “İdama Yürüyen Adam” 01-01-1970 03:00 “Arkamdan kimse ağlamasın” 01-01-1970 03:00 Karanlıkta Ne Çiçek Açar Ne Düşünce Filizlenir 01-01-1970 03:00 Tarım ve Uygarlığın Başlangıç Noktası 01-01-1970 03:00 Dünyada Madenciliğin İlk Başlangıç Noktası 01-01-1970 03:00 Ergani-Maden İlişkisi ve Ergani Bakır Maden İşletmesi Üzerine 01-01-1970 03:00 Fazla Kitap Göz Çıkarmaz, Ama… 01-01-1970 03:00 Dil, “Zihnin Aynası”dan Çok Daha Fazlasıdır 01-01-1970 03:00 Hefaystos, Bir Mayıs ve Ergani İsminin Kökeni 01-01-1970 03:00 Bir Tatlı Yanılgı: “Görünüyorum O Halde Varım” 01-01-1970 03:00 Ağza Giren İnsanı Kirletmez Ağızdan Çıkan Kirletir 01-01-1970 03:00 İşimiz Zor 01-01-1970 03:00 “Çiçekler Özgürlük Ortamında Nefeslerinin Kokusunu Yayar” 01-01-1970 03:00 3.Nuh’un Adamı Enver Atılgan’ın Anısına 01-01-1970 03:00 2.Nuh’un Adamı Enver Atılgan’ın Anısına 01-01-1970 03:00 1.NUH’UN ADAMI ENVER ATILGAN’IN ANISINA 01-01-1970 03:00