Rüya, Rüya Yorumlama, Rüyam

Müslüm Üzülmez

13-04-2025 20:48

Müslüm Üzülmez

Rüya gerçeklikten kopuştur. Uykuda görülen imgeler olarak tanımlanır. Gördüğümüz rüyaların çoğu siyah beyaz olup; iyi, kötü veya karışık özellik taşırlar. Genellikle yaşadığımız mekâna, nesnelere, olaylara ve ilişkide olduğumuz insanlara, hatta hiç akla hayale gelmeyecek şeylere dair olabilir.

Eski zamanlarda insanlar rüyalara çok büyük önem vermiş ve pratik amaçlar için kullanmaya çalışmıştır. Rüyalardan geleceğin işaretlerini, ip uçlarını yakalayıp kehanet için kullanmışlardır. Büyük İskender gibi bazı tarihi kişiliklerin, rüyalara dayanarak büyük işlere kalkıştıklarını tarih kitapları yazmaktadır. “Günümüzde nasıl havadan keşifsiz bir askeri harekât düşünülemezse, Yunanların ve diğer Doğulu ulusların tarihinde de rüya yorumcuları olmaksızın askeri harekâtın düşünülmediği dönemler olmuştur.” (S. Freud, Psikanalize Giriş Dersleri, Öteki Yayınevi, s.109)

Rüya hayata dairdir ve her insan çoğunlukla rüya görür (Ölüler rüya görmez!). Bazılarımız uykudan uyanınca gördüğü rüyayı hatırlar, bazılarımız da hatırlamaz. Rüya gören bazı kişilerin uyandıklarında bütün gün rüyanın etkisinde kaldığı yaygındır.

Mesela ben prostat nedeniyle sık sık gece tuvalete kalktığım için, kalkış anlarında rüya gördüğümü anlar ve unutmamak için de gördüğüm rüyayı hemen bir kenara not ederim, bazen. Not almadığımda, tekrar uyuyup kalktığımda çoğunlukla hatırlamam gördüğüm rüyayı.

Gündüzleri seni unutabilirim
Ama geceleri rüyamdasın

Yaşamım boyunca sırasıyla Ergani, Ankara, Diyarbakır, İstanbul ve Ayvalık’ta ikamet ettim, buraları mekân tuttum. Ankara ve İstanbul ile ilgili anılarım sis perdesinin arkasında bulanık, seyrek ve flu; rüyalarımda ise hemen hemen yoklar. Ama Ergani ve Diyarbakır’la ilgili anılarımın çoğu duru ve bu iki mekân sık sık rüyalarımı süslüyor. Ergani’deki bağlar, bahçeler, ağaçlar, taşlar, kuşlar, insanlar sıklıkla rüyalarıma giriyor ve rüyalarımda tanıdığım ölü veya diri insanlarla oluyorum. Aynı şekilde Diyarbakır’da da çalıştığım işyerleri, dostlarımla yaşadıklarım, politik çalışmalarım, Sur diplerindeki kahvelerde çay içmelerim ve sohbetlerim rüyalarıma girip bana güzel bir görsel şölen sunuyorlar.

Rüyalar, rüyayı gören kişilere aittir. Yorum ise genelde başkasına aittir. Doğrusu, görülen rüyanın ne anlama geldiğini rüya görene sormaktır. Ama bunun sübjektif bir yanı vardır. Birincisi, rüyayı gören rüyayı kendine yontabilir. Bu nedenle yorumu bir bilene, işin erbabına sormakta yarar vardır. İkincisi, rüya gören genellikle bir şey bilmediğini söyler. Yani bilir, ama bilmediğini sanır. Rüya gören, rüyanın anlamından çok rüyaya kaynaklık eden nedenleri bilir.

Peki, insan denen karmaşık organizmanın sanal yaşanmışlığını, gördüğü rüyayı nasıl açıklayacağız. Bu sanal yaşanmışlığın oluşmasına neden fiziksel, kimyasal, biyolojik ve psikolojik sebepler nelerdir?

Kısaca şunu söyleyebilirim: Çok sayıda Antik Yunan filozofu, kilise babası, İslam alimi, sanatçı, edebiyatçı, şair ve bilim insanı rüya konusuyla ilgilenmiştir. Bırakalım bunları, Allah bile ayetlerini rüya ile süslemiştir.

Orhan Hançerlioğlu’na göre, İslam dininde rüya (düş) “tanrısal vahiy”dir. Özellikle peygamberlerin bütün rüyaları vahiy’dir, yorum istemez, görüldükleri gibi gerçekleşir. (İslam İnançları Sözlüğü, s. 488) Kuran’da Yusuf Suresi’nde (Ayet 44) Allah; “Rüya dediğin, demet demet hayallerdir” der. Başka ayetlerde vardır…

Nobel Edebiyat Ödüllü Hintli şair R. Tagore ise, rüyayı, “konuşmadan duramayan dırdırcı karı”; uykuyu da, “sessizce acı çeken koca” olarak betimler. (Avare Kuşlar, Okyanus Yayıncılık, s. 31)

Bazı düşünürler ise tersten bir yaklaşımla sinemaların “rüya fabrikası” olduğunu söylerler.

Velhasıl rüya önemli bir mevzu. Yorumlamak ise daha da önemli. Herkes kendi rüyasını görür ama bu rüyaları anlamak ve yorumlamak hüner ister. Eski zamanlarda işin erbabı usta rüya yorumcuları bu işi çok iyi yaparlardı, şimdi böyleleri var mı, bilmiyorum. Bugün kitapçılarda, bazı cami önleri ve pazar yerlerinde çeşit çeşit rüya tabiri (yorumları) kitaplar satılmaktadır. Ayrıca teknolojinin nimeti internet ortamında sürüsüne bereket rüya yorumcusu, rüyayla alakalı yazı ve görseller var.

Kısaca, dünden bugüne, -şarlatanlar da dahil- çok sayıda rüya yorumcusu olmuştur. Ama bana göre hiç kimse rüyaların yorumlanmasında Sigmund Freud (1856-1939)’un eline su dökemez. Yaptığı bilimsel araştırmalar, yorumlar, yazılar nedeniyle dünya literatüründe çok farklı bir yer edinmiştir; “çağdaş düşüncenin devrimci kurucularından” biridir o. İnsan ruhunun bilimsel incelemesi için ilk yöntemi keşfeden kişidir. Psikanaliz kuramının yaratıcısı ve psikanaliz biliminin kurucusudur. Rüyaları psikanaliz açıdan ilk yorumlayandır. Tabi kimilerine göre Freud bir dahi, kimilerine göre de “kendini kamu ahlakını bozmaya adayan bir ahlaksızdır.”

Freud bir nörolog olarak rüyaların doğasını inceleyerek psikanaliz bakışla “psikopatolojik vakaları tedavi yöntemini” geliştirmiş ve bu keşfi zamanla tüm dünyaya yayılmıştır.

Artık günümüzde “rüyâlardan, hastanın rahatsız edici ruhsal durumunu çözümleyebilmek için, ters açıdan, psikopatolojide yararlanılmaktadır. Daha açık bir deyişle, psikopatolojide, geleceğe âid haberler değil, tam tersine, geçmişe âid haberler aranır.” (O. Hançerlioğlu, A.g.e., İslam, s. 491)

Rüya ile ilgili bu kadar anlatım yeter. Şimdi asıl meseleye gelelim, durup dururken bu rüya işi de nereden çıktı diye haklı olarak sorabilirsiniz. Anlatayım:

Dün gece bir rüya gördüm. Rüyamda, Ergani’de bahçemizde güllüğün içindeyim kardeşim Şadan’la birlikte… Kardeşim; “Abi, bak, güllük perişan olmuş. Ben burada değilim, güllerle ilgilenen yok. Diğer abilerim bu işten ne anlar ne de bakarlar. Ancak sen bakarsın, ne olur bak, yoksa tümden yok olacaklar, yazık!” diye, biraz istemini, birazda sitemini dile getiriyordu.

İyi bir rüya yorumcusu olmasam da şunu anladım rüyamdan: Ergani ve Diyarbakır’ı demek ki çok özlemişim, sevdiklerim ve her renkten güller beni çağırıyor.

Rüyamı ben böyle yorumladı, Freud yanımda olsaydı acaba nasıl yorumlardı?

Gül güzelliğinde gönül dolusu selam, saygı ve sevgiler…

(19 Şubat 2025/Ayvalık)

DİĞER YAZILARI Cep Telefonları Tespihlerin Pabucunu Dama mı Atıyor? 01-01-1970 03:00 Sömürgecilik ve Shakespeare’in Fırtına’sı 01-01-1970 03:00 Rüyam ve “Mühendislik Felsefesi” 01-01-1970 03:00 Kör Talih, Lâl Tarih ve İki Mesaj 01-01-1970 03:00 Tarih ve Beklenen Öcalan Çağrısı  01-01-1970 03:00 Hegel Niçin Dil Konusunda Leibniz’i Eleştirir? 01-01-1970 03:00 Herkes Kendi Hayatının Yükünü Taşır 01-01-1970 03:00 “Toplam Kalite ve Süreç Yönetimi”ne Dair 01-01-1970 03:00 “Jiyana Nîvkuştiyan” 01-01-1970 03:00 Beşir Doğan Yoldaşımın Anısına… 01-01-1970 03:00 Hoşot (Dicle) Anıları ve Önemli Bir Öneri 01-01-1970 03:00 “Felsefe ve Matematiğin Yoldaşlığı” Yazıma Gelen Yorumlar 01-01-1970 03:00 “Yaşam-Jiyan” Resim Sergisine Dair 01-01-1970 03:00 Güzel İnsan Kamil Sümbül’ün Ardından 01-01-1970 03:00 Hafız, İskân Azizoğlu ve Bir Fotoğraf 01-01-1970 03:00 Bir Çevirmen, Bir Kitap ve... 01-01-1970 03:00 Hafız, Nişo ve Kavalın Büyülü Gücü 01-01-1970 03:00 Eğitim Aykırı İnsanlar Yetiştirmeli 01-01-1970 03:00 Genç Bir Yazarımız: Neçirvan Bozkaplan 01-01-1970 03:00 HOROZLAR NEDEN ÖTÜYOR? 01-01-1970 03:00 Batman’dan Kızıl Bir Yıldız Kaydı 01-01-1970 03:00 Ses Evreninde Efsunlu Bir Rum Kızı: EFTALYA 01-01-1970 03:00 “Endişesiz Bir Ülke, Endişesiz Bir Dünya İçin...”(2) 01-01-1970 03:00 “Endişesiz Bir Ülke, Endişesiz Bir Dünya İçin…”(1) 01-01-1970 03:00 Dengbêj Gulo’nun Ardından Kılamlar Yetim Kaldı! 01-01-1970 03:00 Dengbêj Zifqarê Gulo’nun Ardından... 01-01-1970 03:00 4. Çermik Kitap Fuarı İzlenimlerim 01-01-1970 03:00 Bazı Şeyler Maalesef Unutulmuyor 01-01-1970 03:00 “Yok Sessizlikten Başka Sesimiz” 01-01-1970 03:00 “Yeraltı Edebiyatı”na Dair Aldığım Yazılar -3 01-01-1970 03:00 “Yeraltı Edebiyatı”na Dair Aldığım Yazılar -2 01-01-1970 03:00 “Devlet Aklı İnsan Merkezli Olmalı” 01-01-1970 03:00 “Yeraltı Edebiyatı”na Dair Aldığım Yazılar-1 01-01-1970 03:00 Öfkelilerin Öfkesi: “Yeraltı Edebiyatı” 01-01-1970 03:00 “Olası Bir Dicle Romanına Katkı” ve Hafız’ın Sözsüz Ezgileri 01-01-1970 03:00 Bazı İnsanlar Neden Daha Başarılı Olur? 01-01-1970 03:00 Bilgisayarla tanışmam ve “kâinatın hâkimleri” 01-01-1970 03:00 Belalı Sevdalımız: MAKİNELER 01-01-1970 03:00 “Kara Yara”nın Romanı: Önce Kuşlar Öldü 01-01-1970 03:00 “Hafız Zülfo’nun Kavalı Ergani İstasyonunu İnletiyordu” 01-01-1970 03:00 Geçmişe Bir Yolculuk ve Bir Demet Şiir 01-01-1970 03:00 Recep Maraşlı’nın Kitabı: Pasolini’nin Filmi ve Diyarbakır 5 No’lu 01-01-1970 03:00 Teknolojik İşsizlik ve Gelecek Korkusu 01-01-1970 03:00 Ütopya, Distopya ve “Çalışılmayan Bir Dünya” Müslüm Üzülmez 01-01-1970 03:00 Büyük Güçlerin Yükseliş ve Çöküşleri Üzerine 01-01-1970 03:00 Gül, Gulan, Anam 01-01-1970 03:00 Bir Fotoğraf Bazen Çok Şey Anlatır 01-01-1970 03:00 Fersûde [فرسوده]/ Erganili Mesud [ارغنيلى مسعود] 01-01-1970 03:00 Demokratik Tartışma Kültürü Üzerine 01-01-1970 03:00 Ukrayna-Rusya Savaşından Çıkardığım Bir Sonuç 01-01-1970 03:00 Kötülük ve Pislikler Çoğunlukla Kutsallık Adına Yapılır 01-01-1970 03:00 Tez ve Antitez Değiştiyse, Sentez de Değişmek Zorundadır 01-01-1970 03:00 Strateji, Gelecek, Kavramsal Tohumlar 01-01-1970 03:00 “Büyük Dönüşüm”, Korona, Geleceğimiz 01-01-1970 03:00 Elbet Gün Ağarır Anne(1) 01-01-1970 03:00 Cemal Süreya’nın Kanayan Yarası 01-01-1970 03:00 Mezopotamya ve Coğrafya Kaderdir Kitabı 01-01-1970 03:00 “Bêje çiyayêreş, ceylanı nasıl yem ettin kurda” 01-01-1970 03:00 Düşünmenin Düşünülmesi 01-01-1970 03:00 Kardeşime Gece Gelen Şiir 01-01-1970 03:00 Brzezinski’nin Ölümünün Hatırlattıkları 01-01-1970 03:00 Arzu Hayatın Kayıtsızlık Ölümün Belirtisidir 01-01-1970 03:00 Erganililer Kültür ve Dayanışma Derneği’nin Kongresinden İzlenimler 01-01-1970 03:00 Bedros Dağlıyan ve Dengbêjin Gölgesinde Taş Meselleri 01-01-1970 03:00 ÇERMİK HALKINA SAYGI İLE DUYURULUR, 01-01-1970 03:00 Kapitalizmin Mutasyonu, Yenilgimiz ve Yeniden Düşünmek 01-01-1970 03:00 Çaresizliğin Sessiz Çığlığı 01-01-1970 03:00 Kumar, Dostoyevski ve Babam 01-01-1970 03:00 Sıradan Küçük İnsanlar… 01-01-1970 03:00 TÖS İle İlgili Arşivimde Bulunan Bir Fotoğraf 01-01-1970 03:00 Ergani’deki “Taş Mektep” ve Diyarbekir Eğitim Tarihi 01-01-1970 03:00 Bir İstihbaratçının Kaleminden Mezopotamya’nın İşgali 01-01-1970 03:00 Duygularım, Petersburg ve Dostoyevski’nin Acısı 01-01-1970 03:00 Çermik Dağlarında Gezer Bir Devrimci 01-01-1970 03:00 MUSTAFA SUPHİ Karanlıktan Aydınlığa 01-01-1970 03:00 MUSTAFA SUPHİ Karanlıktan Aydınlığa 01-01-1970 03:00 Mavi Çarşaflar Altında Saklanan Acılar 01-01-1970 03:00 Yanlış Hesap Davos’tan Döndü Gibi 01-01-1970 03:00 Dicle İlk Öğretmen Okulu İle İlgili Aldığım Bir Yazı 01-01-1970 03:00 Dostum Misbah Hicri’nin ardından… 01-01-1970 03:00 Şiir Okuyan Garip Bir Adam 01-01-1970 03:00 Dönemin Marazi Belirtileri 01-01-1970 03:00 Hiçbir Şey Gerçekler Kadar Acı Değildir 01-01-1970 03:00 Bölünme ve “Bölünmenin Acısı” (II) 01-01-1970 03:00 Bölünme ve “Bölünmenin Acısı” (I) 01-01-1970 03:00 Evlerde Yapılan Rakılara Rakı Diyebilir miyiz? 01-01-1970 03:00 Bir Kitap ve Bir Mekân: GÖBEKLİ TEPE 01-01-1970 03:00 Bilimin Seyri, Paradigmalar ve COVID-19 01-01-1970 03:00 'Sosyal Mesafe' mi, 'Fiziksel Mesafe' mi? 01-01-1970 03:00 Kara Bulutlar Tepemizde Dolanıyor 01-01-1970 03:00 Kahveler Tek Başına İçildiği İçin Tadı Yok 01-01-1970 03:00 Şairimiz Vecdi Subaşı’yı Yitirdik 01-01-1970 03:00 Kavalından Çıkan Sesle Bütünleşen Kavalcı:HAFIZ ZÜLFİ YOKUŞ(1) 01-01-1970 03:00 Kavalcı Hafız Zülfi Yokuş’la İlgili Bir Düzeltme 01-01-1970 03:00 Harika Bir İnsan Hakkında Harika Bir Kitap: Karanlıktaki IşıkYILMAZ GÜNEY 01-01-1970 03:00 Çiçek Kar Altında Yeşerir 01-01-1970 03:00 Şampanya İçerek Yaşamdan Ölüme Geçen Ölümsüz:Anton Çehov 01-01-1970 03:00 Bülbülün Kanıdır Güle Rengini Veren 01-01-1970 03:00 Bülbülün Kanıdır Güle Rengini Veren 01-01-1970 03:00 Gömülü Şamdan ve Satranç 01-01-1970 03:00 “Savaş ve Amerikan Ekonomisi” 01-01-1970 03:00 Önce Beyazken Sonra Neden Kırmızı Oldu Gül? 01-01-1970 03:00 İngiltere’nin Kürt Politikası (1918-1932) 01-01-1970 03:00 Bilimkurgu Sadece Bilimkurgu Değildir 01-01-1970 03:00 İyi Kötü, Güzel Çirkin… 01-01-1970 03:00 Akıllı Teknolojik Cihazlarla Birlikteliğimiz? (II) 01-01-1970 03:00 Akıllı Teknolojik Cihazlarla Birlikteliğimiz? (I) 01-01-1970 03:00 Ben Sevgili Dayımı Türkiye Önemli Bir Değerini Yitirdi 01-01-1970 03:00 Bahar, Gül ve Bir Mayıs 01-01-1970 03:00 Her Dönemin Kendine Göre Bir Parmak İzi Olur-2 01-01-1970 03:00 Her Dönemin Kendine Göre Bir Parmak İzi Olur-1 01-01-1970 03:00 Akıllı Makinelere Hapsedilmiş Bir Gelecek 01-01-1970 03:00 Yapay Zekâya Kai-Fu Lee’nın Yaklaşımı-2 01-01-1970 03:00 Yapay ZekâyaKai-FuLee’nın Yaklaşımı-1 01-01-1970 03:00 Mezopotamya ve Coğrafya Kaderdir Kitabı 01-01-1970 03:00 Amerikan Soğanı ve Soğanın Marifetleri 01-01-1970 03:00 İki Dosttan İki Kitap – Müslüm Üzülmez 01-01-1970 03:00 Bazı şeyleri unutmamak için yazmak Lazım 01-01-1970 03:00 “İdama Yürüyen Adam” 01-01-1970 03:00 “Arkamdan kimse ağlamasın” 01-01-1970 03:00 Karanlıkta Ne Çiçek Açar Ne Düşünce Filizlenir 01-01-1970 03:00 Tarım ve Uygarlığın Başlangıç Noktası 01-01-1970 03:00 Dünyada Madenciliğin İlk Başlangıç Noktası 01-01-1970 03:00 Ergani-Maden İlişkisi ve Ergani Bakır Maden İşletmesi Üzerine 01-01-1970 03:00 Fazla Kitap Göz Çıkarmaz, Ama… 01-01-1970 03:00 Dil, “Zihnin Aynası”dan Çok Daha Fazlasıdır 01-01-1970 03:00 Hefaystos, Bir Mayıs ve Ergani İsminin Kökeni 01-01-1970 03:00 Bir Tatlı Yanılgı: “Görünüyorum O Halde Varım” 01-01-1970 03:00 Ağza Giren İnsanı Kirletmez Ağızdan Çıkan Kirletir 01-01-1970 03:00 Adnan Aral’ın Ardından… 01-01-1970 03:00 İşimiz Zor 01-01-1970 03:00 “Çiçekler Özgürlük Ortamında Nefeslerinin Kokusunu Yayar” 01-01-1970 03:00 3.Nuh’un Adamı Enver Atılgan’ın Anısına 01-01-1970 03:00 2.Nuh’un Adamı Enver Atılgan’ın Anısına 01-01-1970 03:00 1.NUH’UN ADAMI ENVER ATILGAN’IN ANISINA 01-01-1970 03:00