Adalet vicdan ve hukuktan oluşur ancak bu şekilde insanlar arasında hakkaniyet ve adaletin terazisi dengede tutulabilir ve eşitlik sağlanabilir,yani vicdan ve hukuktan yoksun bir adalet ne adil olabilir ne de adaleti sağlayabilir,2012 belediyelere yönelik siyasi operasyonlar da onlarca arkadaşla birlikte yakalanmıştık o dönemin hakim ve savıcıları mahkemede savunmalarımızı aldıklarında kendilerine şunu söylemiştik sizler bizi yargılarken vicdani ve hukuki davrana bilecek misiniz? demiştik bu sözler savunmamızda mevcuttur,bu soruya karşılık savcı ve hakimler sadece sırıtmakla yetinmişti yani tavırlarından adeta ne vicdanı ne hukuku der gibiydiler,şuan o hakim ve savıcılar darbeye iştirak etmekten tutuklu hakim karşısına çıktıklarında onlarında mahkeme salonunda arayacağı tek gerçek hukuk ve vicdan olacaktır,
Yaşanan bir gerçek var Türkiye acımasız bir darbe kalkışmasından geçti darbecilerin daha ilk elden içine girdikleri pratiğe bakıldığında ne kadar acımasız hukuktan ve vicdandan yoksun oldukları açığa çıkmıştı,
İçinden geçtiğimiz süreçte bir dönemin siyasi sorumlularının söylediklerine bakıldığında vicdani ve hukuki bir muhasebe yapıyorlar gibi görünüyorlar tabi bunda kendileri ne kadar samimi bunu pratik gösterecek bu günah çıkartmamıdır yoksa bir özeleştirimidir bunu zaman gösterecek geçmişte yapılmış vicdansızlıklar ve hukuksuzluklar karşısında sesiz kalanlar ve hata destekleyenler ne kadar samimi hep beraber göreceğiz zira geçmişte yapılmış vicdansızlık ve hukuksuzluklar sonucu bir çok insanın hayatı karardı ve yaşamları alt üst oldu elbette vicdani muhasebe çok önemli birde bunun hukuki sorumluluğu var bunun gereğinin de yapılması gerekiyor yani kimse hesap vermekten kaçmamalı
Bütün bunlar tartışılırken sadece bir kesimin mağduriyeti esas alınmaktadır ,bir kesim ise görmezden gelinmekte sanki hiç bir şey yaşanmamış sayılmaktadır.bu tavırla bir kez daha vicdan ve hukuktan uzaklaşılmaktadır.eğer bir hukuksuz süreç yaşanmışsa herkes için sorgulanmalı hukukun gereği ne ise yapılmalıdır kaldı ki hukuk ve vicdan eşitsizliği kaldırmaz çünkü gün gelir herkes hukuk ve vicdanı arama durumunda kalabilir .zira adalet eşittir vicdan ve hukuktur Lakin tarihi süreçler her zaman vicdanla vicdansızlığın hesaplaşmasına tanıklık etmiştir bu hesaplaşma ya aydınlık bir geleciğin kapısını aralamış yada ya da karanlık bir döngüde insanlık bir çok değerini kaybetmiştir işte yaşanan bu yol ayrımıdır tercih bu gidişatın sonucunu belirleyecektir,ya vicdan hukuk ve adalet ya da sonu acıyla anılacak bir vicdansızlık,ve hukuksuzluk,