Süleyman Turan Yazdı: Sırrı Süreyya Önder: Mizahın ve Vicdanın Temsilcisi.
Türkiye siyasetinin en sıra dışı, en samimi ve en dokunaklı yüzlerinden biridir Sırrı Süreyya Önder. Onu sadece bir siyasetçi olarak tanımlamak yetersiz kalır. O, kavganın ortasında sözüyle yumruğu susturabilen, barışın umudunu cezaevi duvarlarından meclis kürsüsüne taşıyan, siyaseti yalnızca iktidar ve muhalefet denklemine hapsetmeyen bir insandır.
Mecliste tansiyon yükseldiğinde, taraflar arasında gerilim tırmandığında, herkesin beklediği isimdi Sırrı Süreyya. Bir tebessümle, bir espriyle ortamı yumuşatır, kırılan kalpleri birleştirecek sözü mutlaka bulurdu. Sadece kelimelerle değil, duruşuyla, yüreğiyle, geçmişiyle konuşurdu. Hangi partiden, hangi görüşten olursa olsun; herkesin saygı duyduğu bir “vicdan”dı.
Cezaevinde yıllarını vermiş bir aydındı. Bedel ödemişti ama inandığı yoldan sapmamıştı. Barış sürecinde ise adeta bir köprü olmuştu. Kürt halkının acılarını, Türk halkının umutlarıyla birleştirmeye çalışmış; öfkenin değil, anlayışın dilini konuşmuştu. Ne hakikatten vazgeçti, ne nezaketten. O, Türkiye’nin görmeye pek alışık olmadığı türden bir siyasetçiydi.
Bugün Sırrı Süreyya Önder bir hastane odasında yaşam mücadelesi veriyor. Ama onun hastalığı bile Türkiye’yi birleştirdi. Aynı masaya oturamayan, aynı fikri paylaşamayan insanlar, onun sağlığı için ortak dua ediyor. Belki de hayatı boyunca yapmak istediğini, şimdi varlığıyla bir kez daha başardı: Türkiye’yi bir masa etrafında buluşturmak. Yine birleştirdi bizi. Yine umut ettiğimiz yerden konuştu.
1. Mizahı bir direniş aracı olarak kullanması:
Önder, siyasetin sert zemininde mizahı bir kalkan değil, bir direnme biçimi olarak konumlandırır. Hem eleştiri üretir hem de empati kurdurur.
2. Sanatçı kimliği:
Sinemacı ve yazar kimliğiyle, toplumsal meseleleri sanat yoluyla da dile getirmiştir. Bu yönü, onu diğer siyasetçilerden farklı kılar.
3. Halkla kurduğu samimi bağ:
Sıcak, içten ve samimi üslubu sayesinde toplumun farklı kesimleriyle güçlü bağlar kurar. Sokaktaki insanla aynı dili konuşur.
4. Politik duruşunda tutarlılık:
Zaman zaman eleştirilse de, temel insani ve demokratik değerler konusundaki tutarlılığı dikkat çeker. Gündeme göre şekil almaz.
5. Duygusal zekâsının yüksek oluşu:
Konuşmalarında mizahı, ironiyle birlikte insan psikolojisine dair güçlü gözlemlerle harmanlar. Bu da onu etkileyici bir hatip yapar.
Dualarımız onunla. Çünkü bu ülkenin sağduyulu, esprili, vicdanlı ve cesur insanlara her zaman ihtiyacı var.
#SırrıSüreyyaÖnder #SiyasetVeMizah #VicdanlıSiyaset #KöşeYazısı #Portre