Hırsızlık kanunların yasakladığı mülkiyeti başkalarına ait olan taşınır malları sahibinin rızası olmadan ona gizlice almadır. Şeklinde bir tarifi var. Kelime anlamından ziyade sosyal yaşamda verdikleri zarar ve toplumsal huzursuzluğu sizlerle paylaşmak istiyorum.
Eskiden hırsızlar için yükte hafif, pahada ağır eşya çaldıkları söylenirdi. Bu gün hırsızlığın şekli öyle bir değişmiş ki para eden her şey çalınmaktadır. Ev eşyasından halkın geçim kaynağı olarak kullandığı iş yerlerinde ki eşyalara kadar götürülmektedir. Köyde canlı hayvanlar, şehirde kamyon taksi ve aklınıza ne gelirse...
İlahi dinler önemli yasalarından biri çalmamaktır. İnsan onurunu ayaklar altına alan hırsızlık kirli, günah ve suçtur. Bu nedenle tüm dinler başkasına ait bir malı gizlice almayı men etmiştir. Yine de buna karşın her gün bu tür olayları okuyor, duyuyoruz. Bu hırsızlık sadece hırsızlık olarak değil; günümüzde farklı isim ve farklı şekillerde zuhur etmektedir. Dolandırıcılık, kapkaççılık, tokatçılık, tırnakçılık şeklinde görülmektedir. Bazen de bunu kamu işlerinde zimmete geçirmek olarak görüyoruz. Bunlar inanıyorlarsa bu işi yapmazlardı. Dolaysıyla inanmayanlar bunun cezasını çekeceklerini bilmelidirler.
Kürtçede kafiyeli ve hece vezinli kendi dilinde söylenişi anlamlı ve manidar bir söz var. "Mala dıza quça guza" hırsızın evi ceviz kümesi. Buğday bile küme olurken cevizin küme olmaması bu sözü manidar kılmıştır. Dolaysıyla bu yakıştırma harika bir benzetme... Çünkü hırsızın birikimi yoktur. İki yakası hiçbir zaman bir araya gelmediğinden evi de olmaz.
Hırsızlar için kilit, sürgü, anahtar fark etmez. Kapıyı pencereyi kapatsan bacadan balkondan girer. Hırsız su gibidir. Akıl almaz yerden girerler. Amacına ulaşmak için her türlü yolu bulurlar. Hırsız neyi çalmaz diye sorulur. "Zili çalmaz" cevabı acı da olsa güldürür.
Konu hırsızlık olunca elbette onunla ilgili bildiğimiz sözleri hatırlatmada fayda vardır. Adamın biri arkadaşına bir atlıyı göstererek söyler;"şu gördüğün adamın yedi atını çaldım. O hala atlı ben hala yayayım." Bu da hırsızın evi mali mülkü olmadığına yakışır bir söylemdir.
Eskiden hırsızlık yiğitlik olarak görülürmüş. Hata çoğu hırsızların hala toplumda yaptıkları hırsızlık methederek anlatılır. Zamanımızda kişiliği zayıf insanların, karakterleri oturmamış insanların yaptığı bir iştir. Helalı, haramı bilen başkasının malına el uzatmamalı.
Bu hırsızlık olayı nerden çıktı diyeceksiniz. Geçeni gün Gapgündemi gazetesine hırsız veya hırsızlar girmiş "hart diskini" alıp gitmişler. Sanırım bilgisayarlar çok eski ya da işlerine yaramaz diye alıp götürmemişler. Böyle düşünmek biraz yüzeysel olsa da çıkış yolu bulmadır.
Bence bu hırsızlık bir maddi kazanç elde etmek için yapılmış bir hırsızlık değil; bu bilgi hırsızlığıdır. Nasıl bir bilgi hırsızlığı diyeceksiniz. Birincisi onların işini sekteye uğratmak. İkincisi belki bunların gizli saklı işleri vardır. Bilinmeyenleri bilmek adına böyle bir işe girişmiş, o bilgilere sahip olalım diye yapmış olabilirler. Yine de merhametli kabul ediyorum. Bütün bilgisayarları alıp çöpe atsalardı işlerini büyük bir sekteye uğratırlardı.
Ben yıllardır bu gazetede yazıyorum. Onların tüm işleri ayan beyan. Çünkü yazdığım hiç bir yazı konusunda onların tereddütlerine ve tedirginliklerine tanık olmamışım. Gazete her düşünceye ve fikre açık. Yeter ki doğrular yazılsın. Zaten yazarlarda barışı, kardeşliği, birlikte yaşamanın erdemini, eşitlik yaşamın kendisi olduğunu düşünerek, gazeteye zarar gelmemesi için ince eleyip sık dokumaktadırlar. Yüreklerinden gelen hayatın realitesini okuyucularla paylaşmak çabasında olmaları ayrıca takdir edilir.
Hırsızlık denilince her halde Nasrettin hocadan bahsetmeden geçilmez. Hoca’nın eşeğini çalınır. Eşeksiz kalan Hoca önüne gelene yalnızca bu adi hırsızlık vakasını değil, çalınan eşeğinin faziletlerini de anlatıp duruyormuş. Kimi üzülürken kimileri
de durmadan Hoca’yı suçlar. Her ağızdan bir ses duyulur. –Kış uykusuna mı yattın?– Kapıya niye parmaklık yapmadın? Kapıyı kilitlemeyi mi unuttun mu yoksa? Hoca dayanamamış; Bre, herifler demiş, hırsızdan yana mısınız, benden yana mı? Hırsızın hiç mi suçu yok?
Bu olayı da sizlerle paylaşarak bitireyim. Eskiden damlar bitişikti bir damdan rahatlıkla bir başka dama geçilirdi. İşte hırsızın biri yazın salça çıkarmış bir evin salçasını dökerek bakır kablarını götürmüştü. Kadın günlerce domatesleri sıkmış suyunu çıkarmıştı. Üstelik bütün kapları da komşulardan emaneten almıştı. Kadın veryansın ediyordu. "Kabları çaldın, çaldın benim salçamı niye döktün. Ne zorlukla çıkarmıştım" diye sızlanıyordu.
Ruhanews.com Köşe Yazarı Misbah HİCRİ
Tarihi kentin için de benimle eğlencenin ve cinsel arzularının için de olmak için seçimlerin de tercihen ben varsam şimdi benimle iletişime geçmenin de tam zamanı olduğunu sana söylemem gerekir. Adım Melisa 23 yaşın da ve 52 kilodayım. Kendim için bakımlı olarak her randevum da ayrı bir kıyafet tercihi ile giderim. İstanbul için de bulabileceğin kaliteli bir kartal escort olarak sıradan kızların sana sunamayacağı çok şey için gecenin için de sana unutulmaz bir süreç yaşatacağım. Arzuların da olan her zevk için seni fazlası ile mutlu ederek çok daha ile dünyasın da olduğunu zannetme neden olacağım. Her saniyesin de tutku ve şehvet verirken kusursuz güzelliğimden sonuna kadar yararlanman için sana bedeni açacağım. Özel hizmetim için bende kendi dairem de ya da istenirse lüks oteller de servis de verebilmekteyim. Bunun için beni randevu alırken bilgilendirmen yeterli olacaktır. Seninle tutku dolu bir macera için de her odasın da evimin istediğin zevk için birleşerek tenlerimizden alev çıkmasını da sağlayacağım. Sen sadece hayal et ben bunu gerçeğe dönüştürerek senin için en zevk veren ortamları da sağlayacağım. Beğeni için de olup arzuların da istenen düzey de gelişmesi için bu mesleğin de bilincin de olup severek yaptığımı da bilmen gerekir. Sonuç da bağlılık istemeyen ateşli bir kızın erkekler için bu sunumu yapması özel bir hayat da gerektirir. Senin için sevk verem ben arzuların da yaşatacağın gece için tuzla escort adresin de şimdi araman için bekliyor olacağım. Şehveti ve tutkularım senin isteklerin karşısın da emrine amade olacak ve her noktam senin için yanıyor olacaktır. Şimdi ara ve tüm bunlar için çok geç olmadan yaşa.