Sırrı Süreyya Önder: Mizahın, Vicdanın ve Barışın Dili

Süleyman TURAN

30-04-2025 11:28

Yazan: Süleyman Turan

Türkiye siyasi tarihinin çalkantılı sahnesinde bazı figürler vardır ki sadece politik kimlikleriyle değil, taşıdıkları insani değerlerle de hafızalarda yer ederler. Sırrı Süreyya Önder, bu nadir figürlerden biridir. O, sadece bir siyasetçi değil; bir sanatçı, bir halk insanı, bir direniş neferi ve en çok da bir vicdanın sesidir. Bugün bir hastane odasında yaşam mücadelesi verirken, onun adı bir kez daha Türkiye’nin ortak duygusu haline gelmiş durumda. Zıt kutuplar onun için dua ediyor, ekranlarda onunla ilgili haberler geçilirken insanlar farkında olmadan tebessüm ediyor. Çünkü o, hayatı boyunca bunu yaptı: İnsanları birbirine yaklaştırdı, ayrılığı değil, ortaklığı hatırlattı.

MİZAHIN GÜCÜYLE DİRENEN BİR SİYASETÇİ

Sırrı Süreyya Önder’in en ayırt edici özelliklerinden biri, siyasette mizahı bir silah değil; bir şifa, bir merhem, bir direniş aracı olarak kullanmasıydı. Meclis kürsüsüne çıktığında herkesin yüzünü güldürür, ardından düşündürürdü. Onun sözlerinde sertlik yoktu ama keskin bir zekâ vardı. İğneleyici, ama kırıcı olmayan bir üslup. Mizahı sadece tansiyonu düşürmek için değil, aynı zamanda gerçekleri daha anlaşılır ve çarpıcı hale getirmek için kullanırdı. Bu yönüyle, siyaset dilinde bir dönüşüm yarattı. Kızgınlıkla değil, zekâyla, espriyle, zarafetle mücadele edilebileceğini gösterdi.

SANATLA YOĞRULMUŞ BİR VİCDAN

Onu sadece politik bir figür olarak görmek büyük bir haksızlık olur. Sırrı Süreyya aynı zamanda bir sinemacı, bir senarist, bir yazar. "Behzat Ç.", "Yol", "Son Cellat" gibi filmlerde ya da yazılarında halkın hikâyelerini, acılarını, umutlarını anlattı. Sanat onun için sadece bir ifade biçimi değil, bir sorumluluktu. Sinemanın ve edebiyatın olanaklarıyla toplumsal yaraları görünür kılmaya çalıştı. Kamerayı ya da kalemi eline aldığında, sadece anlatmadı; hissettirdi. Çünkü o, halktan kopuk bir entelektüel değil; halkın içinden gelen, onların diliyle konuşan bir sanatçıdır.

SAMİMİYETLE KURULAN KÖPRÜLER

Belki de onu en özel kılan, halkla kurduğu içten bağdır. Sırrı Süreyya Önder kürsüde olduğu kadar sokakta da etkileyici bir figürdür. O, protokol diliyle değil, mahallenin abisi diliyle konuşur. Bir çay ocağında otururken, bir miting meydanında konuşurken ya da bir cezaevi ziyareti yaparken aynı sıcaklığı hissettirir. Çünkü samimiyeti yapay değildir. Halkın arasında büyümüş, onların dertlerini dinleyerek büyümüş biridir. Bu yüzden farklı görüşten insanlar bile onu saygıyla anar, hakkında kötü konuşmaktan çekinir. Çünkü o, kavganın değil, ortak aklın ve duygunun temsilcisidir.

TUTARLILIKLA YÜRÜYEN BİR YOL

Siyasetin en büyük sınavlarından biri tutarlılıktır. Gündemin dalgasına kapılmadan, popüler olanın peşinden koşmadan inandığın yerde sabit durabilmek… Sırrı Süreyya Önder bu sınavı hep başarıyla vermiştir. Bedel ödemekten korkmamış, cezaevinde geçirdiği yıllar boyunca ne fikrinden vazgeçmiş ne de ahlaki çizgisinden sapmıştır. Barış sürecinde üstlendiği rol, bu çizginin en açık göstergesidir. O, hakikati savunurken nezaketi de bırakmayan nadir siyasetçilerdendir. Kutuplaşmanın ortasında birleştirici, gerilimin ortasında yapıcı bir dil geliştirmiştir.

YÜKSEK DUYGUSAL ZEKÂSIYLA UNUTULMAZ BİR HATİP

Konuşmalarındaki etki gücü yalnızca kelimelerin gücünden gelmez. Sırrı Süreyya Önder, insan ruhunu, toplum psikolojisini, tarihsel dinamikleri çok iyi analiz eden bir zihin yapısına sahiptir. İroniyi ustalıkla kullanır, bir cümlede hem güldürüp hem düşündürür. Duygulara hitap ederken asla manipülasyon yapmaz. Onun sözleri, çoğu zaman sessiz kalan duygulara tercüman olur. Bu yüzden insanlar onu dinlerken sadece kulaklarını değil, yüreklerini de açar.

BİRLEŞTİRİCİ BİR VARLIK OLARAK SIRRI SÜREYYA

Bugün, Sırrı Süreyya Önder’in hastalığı etrafında oluşan ortak endişe, aslında onun yaşam boyu temsil ettiği değerlere duyulan ortak saygının göstergesidir. Onun sayesinde aynı masaya oturamayan insanlar, aynı duada buluşuyor. Çünkü o; öfke yerine mizahı, kutuplaşma yerine empatiyi, savaş yerine barışı önerdi. Belki de hayatı boyunca başarmaya çalıştığını, bugün yine başarıyor: İnsanları bir araya getirmek. Ve bunu, sadece sesiyle değil; varlığıyla, hatırasıyla ve bıraktığı izlerle yapıyor.

Sırrı Süreyya Önder, bu ülkenin en çok ihtiyaç duyduğu şeylerin yaşayan bir örneğidir: Sağduyu, mizah, vicdan ve cesaret. Ona bugün dualar gönderiyoruz. Ama aslında, onunla birlikte kendi içimizdeki insani değerlere de yeniden sahip çıkıyoruz.

 

Dualarımız seninle, Sırrı Süreyya.

DİĞER YAZILARI Sırrı Süreyya Önder: Mizahın ve Barışın Elçisi 01-01-1970 03:00 Filistin Açken Biz Ne Paylaşıyoruz? 01-01-1970 03:00 "Deprem Geçti, Korku Kaldı: Gündemden Düşmemeli" 01-01-1970 03:00 Gurur: İnsan Olmanın Temel Taşı 01-01-1970 03:00 Sessizliğin Sonu, Gürültünün Başkenti: Şanlıurfa’da Motosiklet Terörü Ne Zaman Bitecek? 01-01-1970 03:00 Emeklilik mi? Sefalet mi? 01-01-1970 03:00 Türkiye’nin Çıkmazı: Siyaset ve Ekonomi Kıskacında Bir Ülke 01-01-1970 03:00 Kendine Yakışanı Yapmak  01-01-1970 03:00 Siyaset Arenasında Vekil Transferi Krizi: Demokrasi ve Güven Sınavı 01-01-1970 03:00 Türkiye’de Siyaset ve Ekonomi: Güven Krizi ve Çözüm Arayışı 01-01-1970 03:00 Sessizlik Suç Ortaklığıdır: Suriye’de Alevilere Yönelik Katliamlar ve Uluslararası İhanet 01-01-1970 03:00 "Anlamın Peşinde Koşmak Ya Da Boşluğa Yelken Açmak" 01-01-1970 03:00 Barışın Işığında Birleşmek: Siyasi Partilere Tarihi Sorumluluk 01-01-1970 03:00 Başlık: "Renksiz Bir Ziyafet: Modern İnsanın Kayıp Tadı"  01-01-1970 03:00 Tasarruf Önce Yönetimden Başlamalı: Lüksü Kıs, Halka Değil! 01-01-1970 03:00 Taziye Sahibinin Omzundaki Yük Hafifletilmeli 01-01-1970 03:00 Delikanlıların Olmadığı Yerde Eli Kanlılar Kol Geziyor 01-01-1970 03:00 Ortadoğu’nun Gölgesinde: Golan Tepeleri ve İsrail Gerçeği 01-01-1970 03:00 Kayyum, Siyaset ve Barış: Türkiye’nin Yol Ayrımı 01-01-1970 03:00 Türkiye’de Siyasi Çıkmaz: Adalet, Ekonomi ve Vatandaşlık Krizi 01-01-1970 03:00 Şanlıurfa’da Öğretmen Açığı Giderek Artıyor: Eğitim Kalitesini Tehdit Ediyor 01-01-1970 03:00 "Siyaset Tutarsızlığı Partisi: Sağ mı, Sol mu? Önemli mi?" 01-01-1970 03:00 Şanlıurfa'da Orman Varlığı Yetersiz? 01-01-1970 03:00 Şanlıurfa Uyuşturucu İle Mücadelede Alarm Veriyor: Gençler Tehdit Altında 01-01-1970 03:00 Türkiye'de ekonomi birçok insanın belini büktü? 01-01-1970 03:00 Ortadoğu'da Çatışmalar, Politik Krizler ve Ekonomik Zorluklar Yaşanıyor 01-01-1970 03:00 İnsanlık Ölüyor Dünya Utansın 01-01-1970 03:00 Son yıllarda Gazeteciler, Özellikle Çatışma Bölgelerinde Hedef Hâlinde! 01-01-1970 03:00 Ne Değişti Ki? Paylaşırsanız Sevinirim 01-01-1970 03:00 Spora Yapılan Yatırım Yarınlara Yapılan Yatırımdır. 01-01-1970 03:00 Geleceğinize yapacağınız en iyi yatırım spor 01-01-1970 03:00 Ekonomideki Acımasız Tablo 01-01-1970 03:00 Şanlıurfa’da bunaltıcı sıcak vatandaşlara zor anlar yaşattı! 01-01-1970 03:00 Yaş Üstü Spor İpuçları 01-01-1970 03:00 Dünyanın Gözü Önünde İşlenen Katliam: İsrail-Filistin Çatışması 01-01-1970 03:00 Şanlıurfa: Tarih ile Modernleşmenin Kesişim Noktasında 01-01-1970 03:00 Siyasetin Özü 01-01-1970 03:00 Türkiye’de Emeklilerin ve Asgari Ücretlilerin Mücadelesi 01-01-1970 03:00 Spor ve Takım Ruhu 01-01-1970 03:00 Zenginlik ve Refah Paradoksu 01-01-1970 03:00 Uyuşturucu Madde Bağımlılığı ve Aile İçi Etkileri 01-01-1970 03:00 Ekonomi Beklentileri ve Seçim 01-01-1970 03:00 Kıran kırana rekabet... Seçim Analizi 01-01-1970 03:00 Yerel seçimlere son 1 gün 01-01-1970 03:00 Siyasetin dili? 01-01-1970 03:00 Şanlıurfa'da Seçim Heyecanı Yükseliyor 01-01-1970 03:00 Tarım Anları Betonlar Altında! 01-01-1970 03:00 Şanlıurfa’da atağa geçmeyen muhalefet 01-01-1970 03:00 Hadi beyler, görelim sizleri! 01-01-1970 03:00 Kupkuru Bir Şehir 01-01-1970 03:00 Sağlıkta Çağ Atlayamayan Şanlıurfa 01-01-1970 03:00 Bile Bile Lades Olmak 01-01-1970 03:00 Yaşayan Ölüler 01-01-1970 03:00 Tren Meselesi 01-01-1970 03:00 Nankörlük 01-01-1970 03:00 Avantadan Maaş…. 01-01-1970 03:00 Şeref Yoksunu Hesaplar 01-01-1970 03:00 Gelmeyin Ya da Gelin Gelin ? 01-01-1970 03:00 Eğrisiyle Doğrusuyla 01-01-1970 03:00 Torpiliniz Var Mı? 01-01-1970 03:00 Beyin Yakan Kulisler 01-01-1970 03:00 Hayırlı mı olacak Hayır mı olacak? 01-01-1970 03:00 Hem Paranıza Hem Zamanınıza Yazık! 01-01-1970 03:00 Urfa’da Bu Kadar Kolay Olmamalı! 01-01-1970 03:00 Urfa Siyaseti İle İlgili Çarpıcı Analiz 01-01-1970 03:00 Bölgede Edebiyle Kuş Besleyen Kaldı mı? 01-01-1970 03:00 Erkek ve Kadın Taziye Evleri Şart Oldu! 01-01-1970 03:00