Tüm dünyayı esir alan kapitalizm ve bencillik iyiliği yeniden keşfediyor. Gelişen iletişim teknolojileriyle tüm kültürleri yozlaştıran, dizilerle yaşamları tek tipleştiren, estetik ve moda ile benzerler oluşturan, kendi kokusunu unutan insanın kendine yabancılaşmasını yaygınlaştıran, paraya tapan sistem insanı taşıyamıyor artık. İdeolojilerle insanı yok eden anlayışlar paraya tapma ile birleşti ve iyilik günlük hayatın dışına atıldı.Dilenciye para vermek veya sonsuz alış verişten arta kalan istemediğin eşyaları dağıtmak iyilik değildir. Baştan savmacı bir suçluluk duygusu tatminidir.Paranın esiri olan insan idealden koptu. Hiçbir ideale bağlanmayan insanın boşlukta başıboş dolaşan bir gezegene dönüşmesi sonucu insanların yaşamı felaket senaryolarına dönüştü.
Aile gelenekleri, yemekleri olmayan, ritüelleri kaybolmuş “dizi film” tadında hayatlar….Her aile soy ağacına, tarihe, geçmişe, sorunlara ve güzel günlere sahiptir. Bunları anlatmazsanız kimse geçmişini bilmez. Nereden geldiğini bilmeyen genç ve çocuğun yetişkinlerden öğrendiği “güç ve para” balyozu!
Herkesi değerlendirdikleri kriter sadece bu ….Türk felsefesi başkasına yardım etmeyi tasavvufla da hayata taşımıştır.“Yok olmayı istemiyor musun,İyi şeylerden evladın olsun.İyiliklerin bükülmüş ipliğindir kalan,Odur dünyaya direk olanların canı.İyilik üstüne söylenmiş çok sözümüz vardır. Eski yüzyıllardan başlayarak her yüzyılda okuduğum seyahatname ve anılarda Türkler için hep” yardımsever, misafirperver, iyi, kibar” değerlendirmesi vardı. İnsanlar toplumsal iyileşme, gelişme ya da iyilik hareketine katılmıyor. Dedikodusunu yapıyor sadece. Hatta çelme takıyor. Kişisel çekişmeler iyiliğin yerini alıyor. İnatlaşma en büyük meziyet gibi zıp zıp zıplıyor ortada!
Bencil yetiştirdiğiniz ne isterse önüne yığdığınız, yaşadığı toplumla en ufak iletişimi olmayan, otobüse binmemiş çocuklarla ideal olmaz. Toplumsal gönüllülük yeşermez. İyi dil bilen, diplomalılar olurlar. O kadar!Erdemli olmadan iyi olamazsınız.Toplumsal çöküşten çıkış toplumsal gönüllülük, sorunlara sahip çıkmaktır.Kendine hayran budalalık insanlığı çökertiyor.Paraya tapmanın sonucu dünya ormanlarını, hayvanlarını, çiçeklerini, dağlarını kaybediyor.
Her ellediğin altın olsa altın bir ekmeği nasıl yersin, altına dönen suyu nasıl içersin.Paraya tapma kültürünü yok etmedikçe dünya kurtulamayacak. Sevgiyle Kalın. Esenlikte Yaşayın. Mustafa Mızrak / Gazeteci / Yazar